Değişik kişilerin başından geçen komik olaylar
1
Bi gün anatomi pratigindeyiz. Ilk defa kadavra
diseksiyonu yapicaz.Hocamiz nasil yapicagimizi
anlatiyo, deriden bahsediyor filan.Ingilizce
tiptayiz
ama herkes Türkçe Ingilizce karisik konusuyor. O
sirada arkalarda duran yabanci bir arkadas, 'How
thick
is the skin?' (derinin kalınlığı nedir) diye
sordu. Hoca da
'Duyamadim çocuklar,
arkadasiniz ne sordu?' dedi. Yanindaki arkadas da
gayet
sakin 'Skin`in kalinligini soruyo.' dedi hocaya.
O da ne dedigini,hoca dahil, herkes kopunca
anladi.
2
Bilirsiniz, bi ara gençlerde cüzdana zincir takip
sarkitma modasi vardi. Istiklal'de yürürken,
yanimdan
bu model bi tip geçiyodu ki adamin teki bombayi
patlatti: "Ne o lan? Köpegin giccina mi kaçti?"
3
Bir gün, belediye otobüsünde giderken, belediye
otobüslerinde pek sik raslayamayacaginiz türden,
çok
güzel ve bakimli bir bayan,oturan bir adamin
ayagina
basti. Kadin gayet üzgün, adama "Kusura bakmayin
beyfendi! Çok özür dilerim!" dedi. Adam, bir
yandan
basilan ayakkabisina bakarken, kadina: "Tamam da
bacim,ayakkabinin a...na koydun!" dediginde biz
zaten olay
yerinde yerde sürünüyorduk.
6
Devlet Tiyatrosundan bi arkadas, bi oyun için mi
ne,
Akçaabat'a gitmis.Ekip olarak sehir merkezine
gelmisler. Kafalarini kaldirinca, koca bir bez
afis
görmüsler.. Söyle yaziyo: "Ben de sporcunun zeki,
çevik
ve ahlakli olanini severim. Akçaabat Belediye
Baskani"
7
Kisa anlatacam; üzerine düsünmeye vaktiniz kalsin.
Bi turist kiralik jipini parketmeye çalisiyor, bir
abimiz de yardim ediyo: "Come with the ball, come
with
the ball". Ne diyim?
8
Ya olmaz böyle bir firlamalik, dinleyin:
Istiklal'in
oralarda, 9-10 yaslarinda, büyük olasilikla
tinerci,
iki çocukla konusuyor polis. Birisine sordu,
"Nerede oturuyorsun
sen, evin nerede senin?". Çocuk: "Evim filan yok,
orada burada uyuyorum".
Polis öbürüne döndü: "Peki, sen?". Ikinci çocuk:
"Komsuyuz!"
9
Hisarüstü-Eminönü otobüsü. Orta yasli bir adam
bindi. Özel halk otobüsü degil. Adam, soföre:
"Biletim
yok, binebilir miyim?". Söför: "Yolculara sor".
Adam
bize döndü: "Binebilir miyim?"
10
Az önce iş icabi Isparta'da bir müsterimizi
aradim.
Telefonu açan kibar bayana ilgili kisinin mail
adresini sordum. Hanimefendi gayet kibarca "Bizim
burada internet çekmiyor" dedi
11
Cuma aksami gecenin bir yarisi Arnavutköy'de taksi
ariyordum. Fakat etrafta bir tane bile yoktu.
Arabasını park etmis yemek yiyen bir taksi soforu
gördüm. Adama yaklasip, "Abi müsait misin?" dedim.
O
da, "Ehliyetin var mi?" diye sordu. Taksim'e kadar
taksiyi ben kullandim, o paşa paşa yemegini yedi.
12
Bir arkadas anlattı. Geçenlerde Taksim'de yürürken
sıkışınca McDonalds'in tuvaletine girmis.
Tuvaletten
sonra elini kolunu sallaya sallaya restorandan
çikarken elemanlardan biri arkasından seslenmis:
"Bir
gün yemege de bekleriz..."
13
Ne zaman Kadiköy'e gitsem bir araba görüyorum: Bir
Tipo'nun arka caminda hayvanî puntolarla söyle
yaziyor: YARGITAY KARARI TOFAS'IN ÜRETIM AYIBI
14
Izmirliler bilir, toplu tasimada Kentkart
uygulamasi
vardir. Karta para yüklersiniz, otobüslerde
manyetik
okuyucuya tutarsiniz ve okuyucu okuduguna dair
sinyal
sesi verir. Kentkart uygulamasinin ilk yılıydı.
Yaslı
ama çok tonton bir teyze elinde Kentkartla otobüse
bindi. Nedense kartı soförün suratina dogru
tuttu(Herhalde paso gibi gösterilecek zannetti).
Soför iki-üç saniyelik saskinlik periyodunu
atlattiktan sonra, "Biiiiip!" dedi. Teyze bi sey
olmamis gibi geçip soförün arkasina oturdu.
Otobüsteki
herkes kahkahalarla gülerken bense soförün
zekasina
hayran olmustum.
15
Bir gün yolda giderken kaset satan bir dükkanin
caminda aynen söyle bir yazi görmüstüm: "Arabalar
için çistakli müzik gelmistir."
16 Halk otobüslerindeki para verme muhabbeti...
- Yolcu: (Önündeki bayana abanarak) - Surdan bir
ögrenci bir
tam. - Bayan: (Parayi alip söföre uzatirken) - Surdan
bir hayvan bir
ögrenci
17. Internet-cafe'de bos bilgisayar muhabbeti...
- Müsteri: Acaba bosalan var mi?
- Yönetici: Bosalan yok ama ilk kalkana siz
oturacaksiniz