Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: Türkiye, Dünya Bor Piyasasını Ele Geçirmek İçin Düğmeye Bastı!
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 3 cevap var
OkumaGösterim: 1438
Google Özel Arama

Gönderen Konu: Türkiye, Dünya Bor Piyasasını Ele Geçirmek İçin Düğmeye Bastı!  (Okunma sayısı 1438 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    ђ๏Ŧєєz

  • Özel Üye
  • *
  • Avatar Yok

  • İleti: 6692
  • Nerden: eksi25 - Erzurum
  • Rep: +586/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • MSN Messenger - hofeez@sevdaligul.com
    • Profili Görüntüle E-Posta
  • Çevrimdışı


 

Yıllardır konuşulan 'bor devrimi' adım adım gerçekleşiyor. Bor, enerjiden inşaata, tarımdan ulaşıma, seramikten ilaç sektörüne kadar tüm alanlarda hayatımızı değiştirecek. Türkiye'yi dünya çapında söz sahibi yapacak.

Dünya bor rezervinin yüzde 72'sini, yani 851 bin tonunu elinde bulunduran Türkiye, bor piyasasını ele geçirmek için düğmeye bastı. TÜBİTAK, Bor Araştırma Enstitüsü ve üniversitelerde yapılan çalışmalar sonucunda, bor madeninden bor kimyasallarını n üretimine geçildi. Birçoğu laboratuvar ortamında başarıyla sonuçlanan projeler tamamlandığında dünyada adeta bor devrimi gerçekleşecek.

BAKAN GÜLER AÇIKLADI

Borla üretilen enerji sayesinde "sessiz motor"lar hayatımıza girecek. Borlu çimentoyla depreme daha dayanıklı binalar ve baraj gövdeleri yapılacak. Borun kullanım alanı bunlarla sınırlı kalmayacak; seramikten ilaç sektörüne, enerjiden tarıma kadar hemen her alanda çığır açacak yeni projeler yakında görücüye çıkacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'in TBMM Plan Bütçe Komisyonu'nda kendi bakanlığıyla ilgili sunuşunun tutanağına geçen ifadeleri bor konusunda devrim yaşandığını gözler önüne serdi.

PİYASADA BİRİNCİYİZ

Bor piyasasında daha önce dünya ikincisi olduğumuzu hatırlatan Bakan Güler, "Rezervde birinci, piyasada ikinciydik; şimdi dünya piyasasında da birinci olduk. Yeni ürünler geliştirdik. Çalışmaları da yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. Borla ilgili yeni ürünler geliştiriyoruz" dedi. İşte, Enerji Bakanı Hilmi Güler'in borla ilgili geliştirilen ürünlere ilişkin verdiği örnekler:

SESSİZ MOTOR DEVRİMİ:

Sodyum bor hidrürle ilgili yapılan deneyler sonucunda hidrojen üretildi. Bununla 200 wattlık bir ampul yakıldı. Ampulün düzgün yanması ve buradan elde enerji sayesinde bir de motor çalıştırıldı. Motor da sessiz çalışıyor, çünkü pistonlu değil. Sessiz motorun askeri amaçlı kullanılması hedefleniyor.

EGZOZDAN DUMAN YERİNE

SU: Bordan hidrojen elde etmek için, ilk defa hidrojen merkezini de Türkiye'de kurduklarını belirten Bakan Güler, "Bunda eğer başarılı olursak, neticede hidrojen yandığı zaman H2O oluyor, su oluyor. Yani, arabanın hidrojenle çalıştığını düşünün, egzozundan su akacak. Yani hava kirliliği de olmayan bir şey. Bunun teknolojisinde de şu anda dünyada diğer ülkelerden geri değiliz" dedi.

BORLU ÇİMENTO TAMAM:

Borlu çimento için Devlet Su İşleri'nin laboratuvarları nda yapılan deneylerde yüzde 100'lük başarı elde edildi. Borlu çimentoyla, büyük montanlı binalar, baraj gövdeleri gibi yapıları da soğutmaya ihtiyaç olmadan yapmak mümkün olacak. Böylece depreme dayanıklı binaların yapılması sağlanacak.

YOLLARDA BOR DEVRİMİ:

Asfalt yerine borlu çimentoyla yollar betonlanacak. Böylece, 2.5-3 senede bir asfaltı yenilenen, bakıma alınan karayollarında 40 yıl dayanabilen beton yollar gerçekleşmiş olacak. Deneyler devam ediyor.

TOPRAKTA VİTAMİN OLACAK:

Bor mikro besleyici olarak kullanılacak. Bor eksikliği olan topraklarda borlu mikro besleyiciler kullanılacak. Başta buğday ve yonca olmak üzere, sarımsak, fındık dahil birçok üründe rekolte artışı sağlanacak. İlk deneylerde yüzde 20 ile yüzde 30'a varan rekolte artışları sağlandı. Konya Ovası bor eksikliği olan yerlerden bir tanesi. Bor sayesinde Konya Ovası'ndaki buğday üretiminde yüzde 30 oranında artış olması planlanıyor.

    PERİ

  • Bayan Administrator
  • *

  • İleti: 4321
  • Rep: +323/-1
  • Cinsiyet: Bayan
  • evli ve çocuklu
    • Profili Görüntüle www.sevdaligul.com
  • Çevrimdışı
umarım bu zengin maden yataklarımızı kendi milli yararlarımız doğrultusunda ,kullanabiliriz.

dünyanın en zengin bor yataklarına sahip ülkelerin başındayız.

hayırlısı olsun.

    Avicenna

  • Özel Üye
  • *

  • İleti: 742
  • Nerden: Kayip Sehir
  • Rep: +73/-2
  • Cinsiyet: Bay
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı
Sevgili Hofeez Arkadasim,

ben Kütahyaliyim. Bor madeni Kütahya, Eskisehir ve Balikesir bölgelerinde oldukca zengindir. Su varki, eger Türkiye Devleti Boraksi kendi istedigi gibi isletebilirse, 5-7 sene icerisinde Türkiye tüm dis borclarini ödeyebilir hale gelir. Borun en kalitelisi bizim ülkede yetisiyor. Ama biz diger yeralti kaynaklari gibi boraksida kullanamiyoruz malesef.
Ben yillardir bor hakkinda yazilar topluyorum ve elimden geldigi kadariyla yaymaya calisiyorum. Burada önceligi sen yaptin, bu yüzden sana tesekkürlerimi ve tebriklerimi sunarim.

Bu sebeplede bende bir yazi paylasayim sizinle.

“Milliyetçilik bu topraklar üzerinde yaşayan insanlarla, bu toprakların altındaki doğal kaynaklara sahip çıkmak demektir.  Boraks, bu konunun en duyarlı örneğidir.  Kim milliyetçi, kim değil,kim yurtsever, kim işbirlikçi, yani komprador bunları Boraksın öyküsünden çıkartmak kolaydır. Petrolümüz yok çıkartamıyoruz,  hiç olmazsa anamızın ak sütü gibi helal olan şu Boraksa sahip olalım, hiç olmazsa buna! Milliyetçilik budur efendiler budur.”
Uğur MUMCU, 7 Kasım 1981





Bor Madeni ve Gerçekler
[/b]

Bor ile ilgili yazılarımı ısrarla okuyucularım istemektedirler. Hatta bu konunun televizyon programlarıyla kamuoyuna anlatılmasını talep etmektedirler. Çünkü kamuoyu, dünyadaki bor rezervinin yüzde 70’ten fazlasının Türkiye’de olduğunu ve en az 2.5 milyar ton bora sahip olduğumuzu ve bunun ise dünya piyasa değerlerine göre 1 trilyon dolar olduğunu, Türkiye’deki borun dünyanın 350 yıllık ihtiyacını karşılayabileceğini ve sanayide en az 450 maddede kullanıldığını ilk defa öğrenmişlerdir.

Bor 1978 yılında devletleştirilmiş olup; bunu işleten Eti- Bor kâr etmekte ise de, verimli değildir. İstenildiği takdirde bu kârı en az 5 misline yani 1 milyar dolara çıkarmak mümkündür. Elbette borun özelleştirilmesi maskesi altında (şimdiden tespit edilen) muhtemelen ABD şirketlerine ölü eşek fiyatına satılmasına karşıyız. Ama devlet dövize ihtiyaç duyduğu bu kriz döneminde borun mümkün olan kârını neden 1 milyar dolara çıkarmıyor? Bunu engelleyen güçler kimlerdir. Dünya bor piyasasında büyük gelir sağlayan uluslararası şirketler, bu gelirini Türkiye’den bor alarak yapmaktadırlar. Bor kamulaştırılmadan önce gelir 50 milyon dolar idi. Bugün 300 milyon ise de, uzmanlara göre bu gelirin 1.5 milyar dolara çıkarılması mümkündür.

Deterjan sanayiinden kullanılan “sodyum perborat”ı ithal etmekteyiz. Bu ise Türkiye’nin ucuza sattığı tinkal ve perborattan yapılır. Hammaddeyi ucuza satıp sodyum perboratı fahiş fiyata alıyoruz. AB ülkeleri kazanıyor. Avrupa’ya hammaddeyi 140 dolara satıyoruz. 667 dolar fazlası ile 817 dolara satın alıyoruz. Yıllık kaybımız 150 milyon dolardır. Yani bordan kazanılan 300 milyon doların yarısı sadece deterjan sanayiinde kullanılan (sodyum perborat)’a gidiyor. ABD ve AB, Türkiye’yi bir bor deposu olarak görmektedir. İç piyasada 250 dolar olan boru dışarıda 140 dolara satıyoruz. ABD’nin isteği ile 1957’de Türkiye’deki boru “Demirperde ülkelerine satışını yasakladık. Bor üzerinde hakimiyet kuran ABD, şimdi bora sahip olmak istemektedir. Telekom’un, CIA’nın yan kuruluşu bir firmaya, borun ise ABD firmalarına verileceği şayiası kuvvetlidir. Dünya piyasasında satılan borun yüzde 88’i Türk malıdır. Ama kazanan ABD’li firmalardır. TEKEL, ABD’nindir. Bor madeninin Türkiye’de işlenmesini önlemek için iç piyasada 250 dolara satılıyor ve sanayici boru işleyemiyor. Dışa 140 dolara satılan bor, iç piyasada da 140 dolara satılsın. Ama bu AB ülkelerinin işine gelmez! IMF buna karşı, Bush karşı, olur mu öyle şey! Eti-Bor yüzlerce Türk işadamını farklı fiyatlarla batırarak bir nevi AB ve ABD’ye hizmet etmiştir. Bu görüş Türkiye Madenciler Derneği Başkanı İsmet Kasapoğlu’nun görüşüdür. Eti Holding, Danıştay’a bu fiyat farkının sebebini açıklamaktan imtina etmiştir. Yani açıklayamamıştır. Her halde devlet sırrıdır? Kaldı ki ABD’nin boru dış piyasada 25 dolardır. (Kalitesiz olduğu için)
FP Adıyaman Milletvekili Mahmud Göksu ve arkadaşları bor için Meclis Araştırma Önergesi vermiştir. Bilim adamlarımız da borun özelleştirilmesine (yani özelleştirme maskesi altında ABD’ye satılmasına) karşıdırlar.
Çukurova Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Mesut Anıl, uzay teknolojisinde de kullanılan bor madenini 21. yüzyılın petrolü olarak tanımladı. Dünya bor rezervinin yüzde 70’inin Türkiye’de olduğunu belirten Prof. Dr. Anıl, “Türkiye’nin dış borcu 106 milyar dolar. Türkiye’deki bor madeni rezervinin değeri ise bunun on kat üstünde. Geleceğimizi satmayın”dedi. Hükümetten Türkiye’deki bor madenlerine sahip çıkmasını isteyen Prof. Dr. Mesut Anıl, “Tüm dünyayı kontrol etmek gayesinde olan ABD’nin dünya bor rezervindeki payı, ancak yüzde 13. Bu maden sadece Türkiye, ABD, Şili, Peru, İtalya, İran ve Rusya’da çıkmaktadır. Bu yüzden de oldukça değerlidir. Bor madenleri Türkiye’nin geleceğidir” diye konuştu.
 
“Orta Doğu için petrol nasıl bir lütufsa, bor madeni de Türkiye için aynı anlamı taşıyor” diyen Prof. Dr. Anıl, daha sonra şunları söyledi: “Ne yazık ki, bu madeni işleyebileceğimiz tesis yok. Bor madenini işletmeler kurup mamul hale getirip satarsak, dünya tröstü biz oluruz. Ama bunu maalesef bu kafayla gerçekleştiremeyiz” Bor, Eskişehir Seyitgazi, Kütahya Emet, Balıkesir Bigadiç, Sultançayır, Bursa Mustafakemalpaşa bölgelerinde çıkarılıyor. Ama ne yazık ki, bu madeni işleyecek tesis kuramıyoruz.” Kurdurmuyorlar!..

M.Necati Özfatura
Türkiye Gazetesi
[/b]
Kayip bir sehir,
su ömrüm neye esir,
ne olur yanimda kalsana...

Yalnizim, cok yalinizim,
yardimcim,sirdasim yok,
ne olur sesimi duysana...

    iğneci

  • Sevdalı Üye
  • *****

  • İleti: 1803
  • Nerden: Gezgin
  • Rep: +312/-2
  • Cinsiyet: Bay
    • MSN Messenger - atlantik42@hotmail.de
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı
Degerli hofeez ve avecenna arkadaslar. negüzel bir konu bulmussunuz..kutlarim sizi....ülkemizi kurtaracak  süper enerji kaynagi  bir maden.Onun icindirki bizim ülkemizin ABD ve AB nin önünde egilmesine  hicmi hic gereksinimimiz yok "ne sam´in sekeri ne arabin yüzü" neden süper gücler ülkemizde nifak tohumlari ekiyorlar nicin? uyanik olmaliyiz hemde cok buna ihtiyacimiz var.Söylermisiniz bana avrupa ülkeleri kendi aralarinda sinirlari kaldirip tek toprak tek para tek parlementoya giderken bizi parcalamak istiyorlar avrupada hudut yok asker yok (belirli az sayida )oda nato emrinde.Yugoslavya neden parcali kaldi ayirdilar böldüler  cünki hatiri sayilir türk ve müslüman var orada. Irak-iran 8-9 yil savastilar seyrettiler cünki müslümanlar.
 Süper gücler kirsin müslümanlar birbirini dediler.Simdi ise irakta petrol var oraya türkiye sahip olabilir diyorlar ülkemizin sivrilmesine engel olmak devamli ülke ekonomisinin ayagini tökezlezmek...en birinci amaclari.Simdilik bu kadar sonra bu maden hakkinda yazacaklarim  var.esenlikler diliyorum.

   Avecenna   Sayin Ugur Mumcu ve O´nun yazilari herbiri günlerce yazisacak konu.
‘TOMURCUK DERDINDE OLMAYAN AGAC ODUNDUR’

AMPULLE KARARAN TEK ÜLKEYiZ. KAHROLUYORUM.
Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
0 Yanıt
718 Gösterim
Son İleti 16 Haziran 2008, 13:56:56
Gönderen: hayat güzel
0 Yanıt
242 Gösterim
Son İleti 08 Mart 2020, 02:26:40
Gönderen: Sacred
0 Yanıt
177 Gösterim
Son İleti 17 Ekim 2020, 15:20:07
Gönderen: delaporta444
0 Yanıt
129 Gösterim
Son İleti 07 Eylül 2023, 14:21:44
Gönderen: Celoxy
0 Yanıt
22 Gösterim
Son İleti 17 Kasım 2024, 21:56:41
Gönderen: alpacino0092