-Nasıl da kayıtsız gülüyorsun hayata / Öldüğünden haberi yok fotoğraflarının-*
...
Suya düşmüş halkalanan yüzünde yeniden gördüm seni
Yüzümü düşürdüm çocuk yüzünün üzerine ve geçmişimi
Mavi bir uçuruma çağırarak gittiğin eski masallardaydı sözlerin
Kulaç attım ve sevdim tabuları yıkan yüzünün derinliğini
Özledim seni!
Senden geriye kalan yaşlanmış bir çocuktu
Bir daha hiç göremedim seni...
Yüzünü düşürdüğün sabahlayan kitaplarda gördüm seni
Ellerinin kokusu sinmiş sayfalara hasretle koydum elimi
Ceketini alıp gidemeden bıraktığın bu yalan dünyayaydı sözlerin
Uykusuzluğumu uyudum ve usulca anılara bıraktım kendimi
Özledim seni!
Senden geriye kalan hıçkıran bir çocuk siluetiydi
Bir daha hiç göremedim seni...
Yıkanan yorgun bir hayatın akan gürültüsünde gördüm seni
O eski ahşap geminin iskelesinden çoktan sıyrılmıştı ipleri
Yamalı bohçalar gibi bağlıyken hayat açılıveren gidişeydi sözlerin
Ardından elimde tuttum yokluğuna ağıt yakan ebruli gülleri...
Özledim seni!
Senden geriye kalan bir avuç sıcak küldü
Bir daha hiç göremedim seni...
Suya düşmüştü yüzün, ve kitaplara, ve hayata...
Gördüm, okudum ve yaşadım seni...