Biliyorum konuşacak birşeyimiz kalmadı, paylaşacak hiç bir şeyimiz yok.
Yine de yüreğimden gücümün yettiği yere kadar sana sesleniyorum,
seninle konuşuyorum...
Bugün sana olan kırgınlığımı rafa kaldırdım,
sevgimi aldım avuçlarımın arasına, ona sığınıyorum...
Cümlelerimi kısalttım,kelimelerim buruk, gülüşlerim istenmeyen dudaklarımda...
Bugün gönlümü hoş tutmak istiyorum,
imkansız olan her rüyaya inanasım geliyor...
Bende olan seni, hiç kırmadım, değiştirmedim ve hep korudum desem de,
sendeki benin nasıl olduğunu, gülüp gülmediğini anlamsız bir sıkıntıyla merak ediyorum...
İçimdeki güzelliğine inanıp inanmamanı artık umursamıyorum!
Üşüyorum, bu üşüme yalnızlığımdan geliyor ve sarıyor her tarafımı...
Tutunabileceğim hiçbir güzellik yok, hatırlamaktan usanmayacağım anılarım dışında...
Isınabilmek için onlara sarılıyorum...
Anlamsız ve cevapsız sorular hınzırca sırıtıyor, ben görmemeye çalışıyorum...
Düşler uzak gibi görünüyordu ama yakındı...
Düşüncelerim gururlu, hayallerim ve sevdam değil...
Kendimi kandırdığımı anladığımda ağlıyordum...
Yüreğindeki kadın ben olmak isterken
yüreğine sığınan ve tozlanacak olan bir anı oldum...
Haketmediklerin, artık yeter dediklerin ve herşeyin olmak isterken
belki de hiçbir şeyin oldum...
Söylesene ben gerçekten senin neyin oldum?
Suskunluğun en büyük silahındı,
suskunluğunla vurdun beni asıl acı olan, canımı acıtan unutulmak...
Söylesene unutulmak kime yakışıyor?
Unutan sen olsan da sana bile yakışmıyor ...
Merak etme, üstüne giydirmedim bu duyguyu,
unutulmayan olmak sende daha güzel duruyor...
Görüyorsun işte, aşk'a ve sana ihanet etmiyorum
benim kırgınlığım aşk'a...
Sen üstüne alındın...