Eski bir Japon masalına göre , kavgacı bir samuray günün birinde bir Zen ustasını cennet ve cehennem kavramlarını açıklamaya davet eder.Ancak rahip onu küçümseyen bir tavırla,
" Sen eşeğin tekisin.Senin gibilere zaman harcayamam," der.
Onuru zedelenen samuray,öfkeden köpürerek kılıcını kınından çıkarıp
" Seni bu küstahlığın için öldürebilirim," diye bağırır.
"İşte, " der Zen rahibi sakince " bu cehennemdir."
Samuray ,kapıldığı öfkeyi ima eden ustanın doğru sözleri karşısında irkilir ve sakinleşerek kılıcını yerine koyar.Sonra da eğilip,kendisine kazandırdığı içgörü için rahibe teşekkür eder.
" İşte bu da cennettir ," der rahip.
İşte öfke böyle bir şey. Cehennem kadar kötü.
Bizi en sevdiğimizle ayırabilen,çocuğumuzun kalbini kırabilen,çalışanımızı üzebilen,kimini hapse götüren,hiç tanımadığımız birisiyle kavga ettiren, hayatımızdaki kötü anları bize yaşatan ama engelleyemediğimiz bir duygudur öfke.
İşin kötüsü Türkiye bu duyguyu seviyor.Biz öfkeli insanlarız.Tahammül eşiği düşük bir toplumuz.Bu durum Türkiye'nin gerçeği.
Birkaç örnek vermek gerekirse ;
Dünyadaki en çabuk kornayı biz çalarız.
Bana ters baktı diye adam öldürürüz.
Trafikte olmayacak bir şey için adam döveriz.
Durup dururken ağzımızı bozarız.
Bunun gibi uzayan bir çok örnek öfkenin sonucu olarak hayatımızda bizlerle yaşar durur.
Aslında baktığınız da herkesin içinde olan bir duygudur öfke.Yani insanın doğasında vardır. 1 yaşında veya 60 yaşında olmanız fark etmez.Öfke anı farklıdır yaşanacaktır.Ok bir kere yaydan çıkmıştır. "O yay'ın kaderi nedir ?" bilinmez, nereye saplanır nasıl saplanır bilinmez ama yay 'dan vazgeçilmez. Samuray vazgeçmiş, öfkesini kaldırıp yerini erdeme bırakmış. Bizim sözlüğümüz farklı sanırım, bizde erdem olmuyor bu, bizde büyüklük, olgunluk da olmuyor. Karşılığı farklı, Türk'lüğü değişik şekillerde ortaya koymak belki de... Sözlükteki yeri değişmedikçe, karşılığı değişmedikçe, bu öfke tekerrür gibi sürekli olacak bizlerde
Her eksik olan, gidişi yanlış olan; yolundan, kaldırımından, düzeninden dem vurup, bazen 10 dakikada, bazen saatlerce mangalda kül bırakmayıp vatanı kurtardığımız sohbetlerin sonu gibi bunun sebebi de "eğitimsizlik mi?" soru açık, sorun açık...