Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor.
Üye Ol ya da
Giriş Yap NAMAZ DININ DIREGIDIR
M.NIHAT MALKOÇ
Insanoglu yaratilis gayesini unutmus, içinde sinirli süre
kalacagi dünyaya dört elle sarilmistir. Günümüzde her sey
dünya mutlulugu için tasarlanmistir. Para dünyevî
ihtiyaçlarimizi gidermeye yarayan vasita olmaktan çikmis,
hayatimizin gayesi olmustur. Bu, yanilgilarimizin mihenk
tasini olusturmaktadir.
Oysa insanoglu daha dünyaya ayak basmadan evvel Yaradanina ne söz
vermisti? Allah "Ben sizin Rabbiniz degil miyim" (Araf, 7/172)
dediginde ruhlar hep bir agizdan söz birligi etmisçesine
"Belâ(Evet)" dememisler miydi? Ne çabuk unuttuk ruhlar âleminde
verdigimiz sözü.
Ibadetlerin hepsi kendince önemli olmakla beraber, kiyamet
gününde kulun ilk sorgulanacagi ibadetin namaz oldugu
vurgulanmistir. Bununla ilgili olarak sevgili Peygamberimiz; "Namaz
dinin diregidir. Namazi kilan, dinin diregini dikmis ve namazi
terk eden, dinin diregini yikmistir." buyurmustur
Namaz Islâm'in bes sartindan ikincisidir. Içimizdeki kiri
pasi temizleyen manevî bir deterjandir. Bununla ilgili olarak
Peygamber (s.a.s.) Efendimiz söyle bir misal verir:
"Sizden herhangi birinizin kapisi önünde bir nehir bulunsa ve o
kimse nehirde günde bes defa yikansa kendisinde kirden bir sey
kalir mi?"
Dinleyenler: "Hiç kir kalmaz Ya Rasulullah!" diye cevap verdiler.
Peygamberimiz: "Iste bes vakit namaz da buna benzer, Allah namazla
günahlari siler." buyurdu.
Namazin farz olduguna dair yüce kitabimiz Kur'an-i Kerim'de
pek çok ayet mevcuttur. Bu ayetlerde namazin kisiyi kötülüklerden
muhafaza edecegi, kendisine utanma hissi verecegi, hareketlerini
belli bir düzene koymaya vesile olacagi belirtilmistir: Nitekim
Rabbimiz bize sunu emretmektedir: "Sana vahyolunan kitabi oku,
namazi dosdogru kil. Gerçekten namaz, hayâsizliktan ve
fenaliktan alikoyar."(Ankebût Sûresi, 45.)
Günümüzdeki insanlarin önemli bir kismi namazi zorunlu bir is
olarak görmemektedir. Ramazanda, kandillerde, cumalarda ve bayramlarda
yapilan bir ibadet olarak algilamaktadirlar. Bunun için de bu gün
ve gecelerde camiler agzina kadar doldugu hâlde diger zamanlarda
bos kalmaktadir. Oysa her günün namazi ertelenmeden
kilinmalidir. Belli günlerde kilinan namazlarla cennete gitmeyi
umanlar aldanmislardir.
Çocuklarimiza namaz kilmasini ögretmeliyiz. Gelecekte hayirli
bir nesil yetistirmek istiyorsak en degerli varliklarimiz olan
çocuklarimiza namazi sevdirmeliyiz. Daha yasi küçük,
büyüyünce kilar, dememeliyiz. Atalarimizin dedigi gibi
"Agaç yasken egilir" Bununla ilgili olarak Peygamber Efendimiz
söyle buyuruyor: "Çocuklariniza yedi yasina gelince namaz
kilmasini emredin."
Oysa bizler ne yapiyoruz. Çocuklarimizi esirgiyoruz. "Aman
yorulmasin, abdest alip da üsümesin" diyoruz. Aliskanliklar
küçük yaslarda elde ediliyor. Çocugunu sabah namazina
kaldirmaya kiyamayan anne babalar, görünürde merhametlerini
yansitiyorlarsa da gerçekte canlarindan çok sevdikleri
evlâtlarini atese atiyorlar.
Namaz ibadetlerin özüdür. Çünkü namazda insan Rabbiyle konusur
gibidir. Rükû ve secdelerin çok büyük anlami vardir. Bunlar
Allah'in önünde egilmek ve onu her seyden üstün kilmak
anlami tasimaktadirlar. Peygamberimiz Bedir Savasi'nin en
siddetli safhalarinda bile namazlarini kilmislardir. Bu
anlayana mühim mesajlar verecek güçte bir misaldir.
Namaz ibadeti Kur'an'in üzerinde israrla durdugu bir eylemdir.
Namaz, Kur'an'da tam yetmis kez emredilmistir. Bu bile namazin
ehemmiyetini tek basina göstermeye yeterli bir delildir. Namaz
imandan sonra en mühim ibadettir. Peygamberimize (a.s.m.),
"Allah'in en çok sevdigi amel hangisidir?" diye soranlara,
"Vakti gelince kilinan namazdir" buyurdu.
Bilindigi gibi namaz Peygamberimize Mirac'da emredilmistir. Onun
için bir hadiste « Namaz müminin miracidir » buyrulmaktadir.
Hasa bu rastgele söylenmis alelâde bir söz degildir. Demek ki
mümin namaz kildigi zaman Miraca yükselmis gibi olmaktadir.
Zira namaz esasinda Allah'la konusmaktir, onu takdis etmektir.
Sanini kabul edip yüceltmektir.
Namaz en büyük zikirdir. Allah'i hakkiyla anmak ve sükrü eda
etmek namazla mümkündür. Rüküsüyle secdesiyle, Kur'an'in
kalbi olan Fatiha'yi ihata etmesiyle en sumûllü ibadettir. Her
ibadetin yeri ayridir ama namaz kadar genis ve ufuklu bir baska
ibadet gösterilemez.
Namaz ibadetini eda etmemek, basit mazeretlerle geçistirilecek kadar
siradan bir ihmal degildir. Yatalak hastalarin üzerinden bile namaz
düsmüyorsa varin ötesini siz düsünün... Gücü yeten ayakta,
yetmeyen oturarak, ona da gücü yetmeyen yatarak göz ucuyla namaz
kilmalidir. Çünkü Allah "Ben cinleri ve insanlari, ancak bana
ibadet etsinler diye yarattim" buyuruyor. (Zâriyât Sûresi: 56)
Çevremizdeki insanlarin çogu namaz kilmadiklari hâlde Allah'a
dayandiklarini, onun Gafûr ve Rahîm oldugunu söyleyerek
psikolojik olarak rahatlamaya çalisirlar; bagislanma beklentisi
içinde olurlar. Elbette Allah, Gafûr ve Rahîm sifatlarina
maliktir. Fakat bizim, bir hiç ugruna kaçirdigimiz namazlara
ragmen o sifatlardan nasiplenecegimiz meçhûldür. Vazifesini
yapmayanin nimet beklemesi abestir. Allah bizlere hakikatleri gören
göz ve hidayet nasip eylesin. Aksi hâlde ahvalimiz hayra alâmet
degil.