Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: Mustafa YıLdızdoğan { Hayati - Biyografisi }
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 0 cevap var
OkumaGösterim: 1658
Google Özel Arama

Gönderen Konu: Mustafa YıLdızdoğan { Hayati - Biyografisi }  (Okunma sayısı 1658 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    suzim

  • Güzel Üye
  • ****

  • İleti: 261
  • Nerden: bursa
  • Rep: +19/-1
  • Cinsiyet: Bayan
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı
Mustafa YıLdızdoğan { Hayati - Biyografisi }
« : 17 Ağustos 2008, 16:53:05 »


 

Mustafa YıLdızdoğan { Hayati - Biyografisi }



Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

1966 Konya Kadınhanı Örnekköy doğumluyum. Çiftçi bir ailenin 7 çocuğunun ortancısıyım. Tahsilim lise terk. Askerliğimi 1986-1988'de Eğirdir ve Adıyaman'da tamamladım. 1990'da evlendim. Ahmet, Gülsüm ve İrem adlarında üç can parçam var.
Sanata 1982 yılında hayalini kurduğum bağlama ile başladım. Hiç kimseden ders almadan, kendi kendime ama bıkmadan usanmadan çok çalışarak, gece uykularını yüreğime ve sevdama hapsederek bu günün temelini attım. Gerçi bir gün sanatçı olacağım diyerek değil. O günkü haşin, hırçın, deli dolu duygularımı Karacaoğlan gibi Yunus gibi şifresi yalnız bana ait olmak üzere ruhumdaki kara bulutları dağıtmak içindi. Meğer Yüce Mevlam rızkımızı sanatla verecekmiş de haberimiz yokmuş. Çok küçük yaşlarda ağabeylerimin ve arkadaşlarının Vatan ve Millet için ne kafa yorduklarını, bazı zaman göz yaşı döktüklerini unutamam. Beni önce Allah'a iyi bir kul, ana-babaya iyi bir evlat, yüce Milletime de iyi bir fert olarak yetiştiren anamdan, babamdan ve ağabeylerimden Allah razı olsun.
1989 yılında Kadınhanı Ülkü Ocağı'nın konseri ile başlayan ve bu günlere gelen zor ama güzel bir serüven. 1990 yılında Pendik Ülkü Ocağı'nın konserinde sahne alan Alperen ile tanışmamız ve kaset teklifi.....
Doğuyoruz Ufuklardan, Üşüyorum ve Türkiyem
Unkapanı müzik piyasasında bir yere gelmenin zorluğunu hatta imkansızlığını biliyordum. Ama neden olmasın. Alperen umutluydu benden. Yakalayacaktık. Bir türkü lazımdı. İşte o türkü: Şiirin yazarı, ömür boyu vatan hainleriyle, kalemi ile savaşan, yılmayan, yıkılmayan ve şu an hastalıkla savaşan saygıdeğer büyüğümüz Dilaver Cebeci. Bestesi kendime ait olan Türkiyem türküsü.
Bize kapanan demir kapıları, yüreğimizden kopan fırtına ile yıkıyorduk. 7'den 70'e herkes sağcısı solcusu istemeseler bile mecbur kalıyorlardı, millî günlerde, millî maçlarda, hemen hemen her siyasi parti seçim zamanlarında devlet protokolünde Türkiyem'i çalıyorlardı. Başarmıştık.
Yön vermeliydik sanata. Sevdalı gençlerimiz şifresini çözmeliydi aşkın, bizim türkülerimizle.
Han Duvarları albümünden sonra Selçuklu Müzik'ten yani Alperen'den ayrılmak zorunda kaldım. Bu yere gelmemde çok büyük emeği olan sevgili ağabeyim Alperen'e sonsuz teşekkürler...

Akbaş Müzik'in sahibi Yılmaz Akbaş ile başlayan yeni bir dönem..
Yıl 1995. Kasetimiz bitmişti. Sonradan bir hafta içinde besteleyip aranjesini yapıp, okuyup kasete dahil ettiğimiz, Başbuğum'a yaktığım ağıt ve Yandı Yürekler Yandı. O nasıl duygu idi anlatamam. Mekanın cennet olsun Başbuğum.
Bu Vatan Kimin, Mektup ve İnsanlar ...
Bu Vatan Kimin albümünde, Saçların türküsü ile daha geniş kitlelere ulaştık. Mektup albümü ile Türkiye'de en çok satan 5 kaset arasına girdik. Çıkmadığımız tv kanalı kalmadı.1990 yılındaki hayallerimizi çoktan aştık. Gelen her başarı bizi çıtamızı yükseltmeye mecbur kıldı. Geldiğimiz nokta mükemmel ve güzel ama yeterli değil.
Fikrimden, düşüncemden, taşıdığım bütün değerlerden taviz vermeden , buralara gelebilmenin güzelliği ve sevincini yaşıyorum.
Sözün kısası değerli gönüldaşlarım; hiç bir eğitim almadan, hiç bir kimseden yardım görmeden, gece uykusuna hasret, evime hasret, eşime, çocuklarıma hasret, öte yandan da en güzel vuslat. Sabrın, şükrün ve azmin neticesi.
İyi günde, kötü günde her konserde, cebinizdeki son kuruşu ile bilet alarak bize güç veren salonları, statları tıklım tıklım dolduran gençler, kendi evlatlarından bizi ayırt etmeyen, namazlarının ardında bize de dua eden analarım, bacılarım, ağabeylerim sizin duygularınıza tercüman olabilmek için uğraştık. Eğer zerre kadar başarılı olabildiysek ne mutlu bize.. Bütün gaye ve çabamız gençlerimiz. Onlar bizden kabiliyetli , daha cesur, daha sabırlı, daha inançlı, daha azimli ve her şeyi ilimle ve en önemlisi sevgiyle başaracaklar. Onlara deryada bir katre, küçücük bir ışık olabildi isek ne mutlu bize. Ve ne mutlu aynı dilek, aynı umut ,aynı ülküde paylaşmasını bilen ,sevdiğini riyasız seven gönüllere ve Ne Mutlu Türküm Diyene.
Hakkınız Helal Edin.
Saygılarımla..


Sanatçımızın Çıkarmış Olduğu Albümler

Şahit
Ankara'ya Yağmur Yağacak
Satan Satana
Karşılıksız Sevmedik mi
Biz Bu Hallere Düşecek Adam mıydık
Artık Kafaya Takmam
Sevmeyen Bilmez
İnsanlar
Mektup
Bu Vatan Kimin
Yandı Yürekler Yandı
Han Duvarları
Türkiyem
Üşüyorum
Doğuyoruz Ufuklardan
Sebepsiz değildi vuslatın hazan olupta gözlerimden süzülmesi
Ukdelerde boğulurken hıçkırıklarım,tebessümü bilmem;o'da neyin nesi
Nüksetmeseydi aynı muzdariplikte zaman yokuşlarda yordu beni hayat
Ahuzar düşmezdi her daim dilime,"MELEKSİN" derdi annem,şimdi olmuşum bedbaht!


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
0 Yanıt
1177 Gösterim
Son İleti 01 Temmuz 2008, 14:18:11
Gönderen: MAT_ROCK23
0 Yanıt
3731 Gösterim
Son İleti 17 Ağustos 2008, 16:55:25
Gönderen: suzim
4 Yanıt
1367 Gösterim
Son İleti 15 Aralık 2008, 14:40:01
Gönderen: adada hayat
0 Yanıt
1375 Gösterim
Son İleti 09 Mayıs 2010, 20:27:18
Gönderen: sevdaligul
0 Yanıt
696 Gösterim
Son İleti 18 Mart 2012, 22:12:53
Gönderen: dj_ibo_g_h