MUHAMMED-sallallahu aleyhi ve sellem-'İN KABİLESİ:
Muhammed-sallallahu aleyhi ve sellem-’in kabilesi, Arap kabileleri arasında şerefli, şânı yüce, soylu ve kutsal konumuyla tanınan Kureyş kabilesidir.Kureyş ise, Fihr b. Mâlik veya Nadr b. Kinâne’nin lakabıdır.
Bu kabilenin ileri gelen erkeklerinin hepsi, zamanlarının en saygın ve en şerefli kimseleri idiler.Nitekim onlardan Kusay b. Kilâb (adı Zeyd'dir), başkasından birçok yönden üstün olmuştur.Zirâ Kureyş kabilesinden Kâbe'nin yönetimini ilk defa üstlenen odur. Dolayısıyla Kusay b.Kilab, Kâbe'nin hâciplik ve muhafızlık görevleri kendisine verilmişti.Kâbe'nin anahtarı, onun elindeydi.O, Kâbe'nin kapısını dilediği kimse için ve dilediği zaman açardı.Mekke’nin dışında dağınık bir şekilde, başka kabileler arasında yaşayan Kureyş kabilesini Mekke’nin içine yerleştiren odur.Sikâye ve Rifâde gibi hayır kuruluşlarını kuran odur.
Sikâye:Hurma veya bal veyahut da kuru üzüm şırasından yapılan ve hacılara dağıtılan tatlı sudur.Kusay b. Kilâb, bu tatlı suyu deriden yapılan havuzların içerisinde hazırlar, hacılar da onu içerlerdi.
Rifâde:Kureyş kabilesinin her yıl Beytullah'ı haccetmeye gelenlere hac mevsiminde ikram ettikleri yemeklerdir.
Kusay b. Kilâb, Kâbe'nin kuzeyinde bir ev yaptı. Bu ev, o dönemde Daru’n-Nedve olarak biliniyordu.Burası, Kureyş’in şurâ meclisi ve toplumsal kararların alındığı merkez konumundaydı. Öyle ki Daru’n-Nedve'nin dışında hiçbir yerde nikah kıyılmaz ve hiçbir iş yapılmazdı.Sancak ve komutanlık Kusay b. Kilâb'ın elinde idi. Sancak onun elinde olmadan savaşa çıkılmazdı. Kusay b. Kilâb, cömert, akıllı ve kavminde sözü dinlenen birisiydi.