• Ana Sayfa
• Yardım
• Ara
• Takvim
• Giriş Yap
• Kayıt Ol

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

orkide

• Özel Üye
• 



• İleti: 5263
• Nerden: Almanya
• Rep: +1521/-1
• Cinsiyet:
• 
• 

KUR'ANIN ÜSLUBU;KÖLELIK VE KÖTÜLÜKLER

« : 12 Temmuz 2008, 23:24:52 »

 


Kur'an'in üslubu, kölelik ve kötülükler

1. Biz Kuran konusunda sorularimiza her zaman doyurucu cevaplar alamiyoruz, siz cevap verirseniz seviniriz. Kuran'da niçin erkekler muhatap aliniyor, birçok ayette kadinlarla ilgili husus olmasina ragmen sadece erkeklere mesaj veriliyor, kadin ikinci sinif gibi algilaniyor.

Cevap:

Her dilin digerleriyle ortak olan taraflari yaninda özellikleri de vardir; mesela Türkçe'de kadinlar ve erkekler için ayri kelimeler veya kaliplar yoktur; "Ahmet geldi" dendigi gibi "Fatma geldi" de denir; "geldi" kaliplari aynidir. Ama Arapça'da "Câe Ahmed", "Câet Fâtima" denir.
Kur'an-i Kerim'de kadinlarin farkli hükümleri ve durumlari varsa bunlara özel kelime ve kaliplarla hitap edilmistir, erkeklerle ortak olan durum ve hükümlerde ise -Arapça'da böyle bir gelenek ve kural bulundugu ve her ikisine mahsus kaliplarin tekrari gereksiz olarak lafi uzatacagi için- "erkelere mahsus kelime ve kaliplarla" açiklama yapilmistir. Aksi halde mesela "Namaz kilin" emri biri kadinlara, digeri erkeklere mahsus iki kalipla ayri ayri ifade edilecek ve söz bos yere uzayacakti. Özetlemek gerekirse Arapça'da ve Kur'an'da erkeklere mahsus ifade sekliyle yapilan emir ve yasaklar-istisnalar disinda- her iki cinsi de içine almaktadir.
Kur'an'da kadinin ikinci sinif bir insan olduguna dair bir tek âyet yoktur. Bütün âyetler insan olarak, kul olarak ve basari firsati bakimindan kadinla erkegin esit oldugunu göstermektedir. Farkli hükümler, Islam'in -ve bazen o günün toplum sartlarinin- gerekli kildigi vazife paylasimi ve sosyal hayattaki roller ile ilgilidir. Mesela aile hayatinda erkegin, çocuklara ve kadinlara koruyucu olmalari, kendilerine böyle bir rolün verilmesi onun birinci sinif, kadinin ikinci sinif insan olmasi manasina gelmez.


2. Bir de cariye meselesi var, niçin müslümanlar, cariyeleri ile nikahsiz evlenebiliyorlar ve cariyelerin statüsü garip degil mi? Kuran niçin buna karsi çikmyor ve aynen devam ettiriyor? Ayni sey köle için de geçerli içki bile yasaklanirken toplum niçin köle müessesesinden arindirilmiyor?

Cevap:

Daha önceki sorulardan birinde cevapladigimiz gibi kölelik ve cariyelik Islam'in getirmedigi, ama önce islah ettigi ve zamanla tamamen kalkmasini hedefledigi bir statü idi, dünya milletlerinin de ayni noktaya gelmeleri sonunda geri dönüssüz olarak tarihe karisti. Ama sunu unutmayalim ki, bugün dünyanin birçok yerinde açlar, açiklar, issiziler, evsizler, güçsüzler var ve bunlarin bir kismi, eski köleler ve cariyeler gibi kullaniliyorlar, yoksullukla özgürlük bir arada olamiyor, ihtiyaç insanlari kölelestiriyor; bu sebeple insanlik köleligi kaldirmakla yapmasi gerekenin ancak küçük bir kismini yapmis oldu. Islam'in hedefi bütün dünyada insana yarasir bir özgürlük ve adalettir. Yepyeni bir dünya düzeninde bu iki amaca ulasmadikça dünya insanligi büyük bir sorumluluk, dahasi vebal içindedirler, dine inanmayanlarin bundan (haksiz yere akan kandan, göz yasindan, çekilen iztiraplardan...) dolayi vicdanlari sizlamali, dine inananlar da bir gün Allah'in bundan dolayi kendilerini sorguya çekecegini unutmamalidirlar.
Gelelim konumuzun -daha önceki cevapta açiklanmayan- farkli kismina:
Nikah akdi, ikisi de hür olan (bu sebeple vücutlarina da malik bulunan) bir erkekle bir kadinin, karsilikli olarak bir aile kurma ve cinsî yönden birbirinden yararlanma konulu -sartlarina uyarak yaptiklari- bir sözlesmeden ibarettir. Cariyeye sahip olmayi saglayan akit ve tasarruf da (satin alma, miras, ganimet veya bagis yoluyla elde etme...) bir hukuki islemdir ve bu hukuki islem, sahibi ile cariye arasinda kari-koca gibi yasama hakkini da vermekte, nikah akdinden daha güçlü ve kapsamli olarak onun yerine de geçmektedir.


3. Dünyada birçok haksizliklar var; insanlar haksiz yere eziliyor, öldürülüyor, iskence çekiyor, mallarindan, canlarindan, namuslarindan oluyor ve diger birçok haklarindan mahrum birakiliyorlar. Adil, esirgeyen, kadir Allah niçin bu haksizliklari engellemiyor?

Cevap:

Allah'in böyle yaptigi, acilara, haksizliklara meydan ve yer vermedigi, dünyada kötülük yapanlarin cezasini, iyilik yapanlarin da ödülünü verdigi bir baska âlemi daha var; buna ahiret âlemi diyoruz. Ama Allah bir de dünyayi yaratmis ve dünya düzenini koymus; bu düzende kötülükleri yasaklamis, iyilikleri emretmis, insanlara rehber olsunlar diye kitaplar ve peygamberler göndermis, dünyada iyiligin hakim olmasini, kötülügün önlenmesini -bu imkan ve güçlerle donattigi- insan kullarina birakmistit. Burasini bir sinama (imtihan) alani kilmis, irade ve gücünü iyilik için kullanandan razi olmus, ona ödüller vaat etmis, kötülük için kullananlardan hosnut olmadigini bildirmis, onlari ceza ile tehdit etmis, ama kural olarak (istisna kabilinden müdahaleleri, korumalari, engellemeleri de vardir) kötülügü engellememistir; eger engelleyecek olsaydi insanlar iyi veya kötü, meleklerden üstün veya canavarlardan asagi olmazlardi, degerli olan insan degersiz olandan ayrilmaz, herkes insanlik serefinin geregi olarak degil, cebren iyi olur, daha dogrusu kötülük yapamazlardi. Yaraticinin kurdugu dünya düzeni, içinde yasadigimiz düzendir, bu düzende kötülükleri engellemek, irade ve güçlerini teke tek ve toplu olarak iyilik için sarf edenlerin vazifesidir ve insanlik bu vazifeyi yerine getirmek için seferber olmalidir.
Özet olarak kötülükler var oldugu sürece kinanmasi gerekenler, Yaratici degil, kötülügü yapanlar ile engellemek veya asgariye indirmek için ellerinden geleni yapmayanlardir; yani insanlardir.


Islam hukuku profosörü Hayrettin Karaman

Mesajı Paylaş

| Kayıtlı

Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

            AÇIK KALPLE KONUŞAN DÜŞMAN, İÇİNDEN PAZARLIKLI DOSTTAN DAHA iyidir.

---