Aylardır beklediğimiz o müthiş sınav geldi .atıı, hatta geçti bile. Ama ne sınavdı, hayatımda böyle bir sınavla karşılaşmamıştım, hayatımın geri kalanında da karşılaşacağımı hiç mi hiç sanmıyorum. ÖSYM resmen cıvıtmış, kafayı yemiş soruları hazırlayan adamlar galiba. Sabahki oturumda, yani Genel Yetenek - Genel Kültür oturumunda sorular gayet normal ve dengeliydi; bilen yaptı, bilmeyen yapamadı. Ama öğleden sonraki Eğitim Bilimleri oturumunda herkes öylece oturup kaldı yani. İnanın, sorulan 120 sorunun yaklaşık 100 tanesini hiçbir kaynakta bulamazsınız, hiçkimsenin dersanedeki hocası bahsetmemiş, anlatmamış. Hatta o hocaları bile soksanız bu sınava, onlar bile kalem oynatamazlardı. O derecede zordu yani, varın gerisini siz düşünün.
Sınavdan çıktıktan sonra etraftan öğrencilerin, daha doğrusu sınavzedelerin sınavhakkındaki yorumlarına kulak misafiri oldum da bir tane bile azıcık ümitli olan ya da sınavın kolay olduğunu söyleyen kişiye rastlamadım. Herkes aynı figanı haykırıyordu: "Hayatımda böyle sınav gömedim, çok aşırı derecede zordu, hiçbir şey yapamadım, o kadar çalışmam boşa gitti, vs. vs..."
Yine de her şeyin hayırlısı diyelim; ama ÖSYM'ye herkes ateş püskürüyor. Öğrenciler isyan noktasına geldi adeta. Haklılar da. Çünkü 7 yaşında öğrenciliğe başlıyor bir Türk vatandaşı, ilk ve orta öğretimi 12 yıl sürüyor; ahiret soruları zorluğundaki sorulardan oluşan ÖSS'yi kazanabilirse 4 yıl da üniversite okuyor, etti mi sana 16 yıl. Üniversiteden mezun oluyor, bu yetmiyor, KPSS'ye giriyor belki bir şeyler olur ümidiyle; ama geceli gündüzlü çalışıp konuları, kitapları yuttuğun halde adam seni terse köşe yapıyor, hiç çalışmayan kişiyle 1 yıldır gece gündüz demeden kesintisiz çalışan aynı başarıyı ya da başarısızlığı gösteriyor.
Ayrıca her şey ne için?.. Türkiye genelinde alınacak bir kaç yüz kişi arasına girip de atanabilmek ve meslek hayatına başlayabilmek için... Zor demek yetmiyor artık arkadaşlar, gerçekten yetmiyor. Benim kendi bölümüm (İngilizce Öğretmenliği) açısından işler kolay belki, puanlarımız düşük, çok sayıda kadro veriliyor falan; ama bir Tarih Öğretmenliği, bir Coğrafya Öğretmenliği, bir Fizik Öğretmenliği, bir Biyoloji Öğretmenliği vs. gibi bölümlerden mezun olan insanlar ne yapsın? Türkiye genelinde 30-40 kişi alınıyor bu alanlardan, mezun olan öğrenci sayısı ise 10 binlerle ifade ediliyor.
Konu çok uzun ve uçsuz bucaksız... Kafanızı daha fazla şişirmeyeyim ben en iyisi. Allah hepimizin yardımcısı olsun, her zaman için bizlere kolaylıklar ve hakkımızda her şeyin en hayırlısını nasip etsin.