Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: KIMSESIZ DEGILSINIZ, KIMSE SIZSINIZ !!..
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 2 cevap var
OkumaGösterim: 1274
Google Özel Arama

Gönderen Konu: KIMSESIZ DEGILSINIZ, KIMSE SIZSINIZ !!..  (Okunma sayısı 1274 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    orkide

  • Özel Üye
  • *

  • İleti: 5263
  • Nerden: Almanya
  • Rep: +1521/-1
  • Cinsiyet: Bayan
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı
KIMSESIZ DEGILSINIZ, KIMSE SIZSINIZ !!..
« : 18 Ekim 2008, 00:16:34 »


 

Kİmsesİz DeĞİlsİnİz Kİmse Sİzsİnİz!...

“İMKÂNIM YOKTU” deme. Kendine doğruyu söyle.

İMAN EN BÜYÜK İMKÂNDIR…

“Üşendim” de...

“Tembellik ettim” de...

“Canım istemedi” de...

“Yapmak içimden gelmedi” de...

Hiç değilse “yattım” de...

Ne dersen de, ama “İMKANIM YOKTU” deme.

Unutma, iman en büyük imkândır. İmanı olanın imkânı tükenmez. Hatta kimi zaman “imkânım yoktu” demek, “imanım yoktu” demeye bile gelebilir.

Birileri önüne çıkıp şöyle sorabilir: “Falancanın imkânı var, fakat yapmıyor. Neden acaba?”

O zaman diyeceğin bir şey, vereceğin bir cevap yoktur.

İmanın yeri olan YÜREK, bitimsiz bir güç merkezidir. Göz ferini, diz dermanını, yumruk fermanını yürekten alır. Tıpkı kaslara komuta eden sinir sistemi gibi...

Başını dik tutan kasların değil, o kasa komuta eden BEYNİNDİR. Yumruğunu havaya kaldıran pazuların değil, o pazulara komuta eden BEYNİNDİR.

Gittinse, ayağın değil YÜREĞİN götürdüğü için gittin. Gitmedinse, YÜREĞİN YETMEDİĞİ için gitmedin.

Yaptınsa, elin erdiği için değil AKLIN erdiği için yaptın. Yapmadınsa, elin ermediği için değil YÜREĞİN YETMEDİĞİ için yapmadın.

Gördünse gözün olduğu için değil, dahası baktığın için değil, GÖNLÜN OLDUĞU İÇİN gördün. Eğer gözü olan herkes görseydi, bunca “bakarkör”ün varlığını nasıl ve neyle açıklardık? Eğer göz görmenin tek organı olsaydı, gözü olmadığı halde bir çok göz sahibinin göremediği hakikatleri gören MADDİ GÖZÜ kör, KALP GÖZÜ açık yiğidi nereye koyardık?

Görmedinse göz olmadığı için değil, hatta “göz bakmadığı” için değil, “gönül akmadığı” için görmedin. Tıpkı yapmadıklarını gönlün olmadığı için yapmadığın gibi. Tarih bir işe baş koyanların, önce o işe gönül koyduklarının şahididir. Unutma ki, baş işe düşmeden iş başa düşmez.

“Yapacaktım ama, kimsem yoktu” deme.

“Kimsesiz” değilsiniz, “kimse, sizsiniz.”

Allah var, O yâr. Gerisi olmasa ne çıkar?

Yapacağı işte O’nu hesaba katmayanlar Besmelesizdirler. Besmeleli olanlar, yaptıklarını O'nun sayesinde, O'ndan aldıkları yetki ve güçle, O'nun yardım ve desteğiyle yaptıklarının bilincinde olanlardır.

O (C.C.), elde var “BİR”dir.

O'nu yanında bilen, kimseye muhtaç değildir, O'nsuz olanın kimsesi yoktur.

Görevini yapmak için sağına soluna ve dahi ardına bakanlar, O'nun gözetimi altında olduklarının, O'na karşı sorumlu olduklarının şuurunda olmayanlardır.

“Yürüyeceğim ama, kim gelecek?” deme, sadece yürü. Yeter ki yürü ve iz bırak. Zamana ve mekâna bir soğuk damga gibi vur ayak izini. Yürüyüşünün tanığı olsun bıraktığın izler. Hiç iz bırakıp da izlenmeyen birini gördün mü? Unutma ki iz bırakanlar mutlaka izlenirler.

İzlemeye gönlü olanlar, mutlaka iz ararlar.

Hem, baksana kendine. Sen, senden önce yürüyen birilerinin izini izlemiyor musun? Bunu ancak yolcu olduğunu unutmayanlar, yolculuğu her şeye rağmen sürdürenler bilir.

Zaten yol dediğin, izlerin icmalinden başka nedir ki? Yolu yol kılan, biraz da senin ve senden önce yürüyenlerin izi değil midir? Zaman ve mekânda var olan tüm yolları, yolcular açmamışlar mıdır? Ve yolun kerameti yolcudan menkul değil midir?

Ve bir de “yapacağım ama, değerinin bilineceğinden umutlu değilim” deme.

Bir kere UMUT dediğin, imanın öz çocuğudur.

Çocuğuna kıyan, anasını ağlatır. Umuduna kıyma ki, imanın ağlamasın.

Etrafına bak!

Ne kadar umutlu adam varsa, hepsi de BİR ŞEYLER YAPAN, DEĞER ÜRETEN, KIYMET ORTAYA KOYAN KİMSELERDİR.

Yani “YAPANLAR” UMUTLU, “YATANLAR” UMUTSUZDUR!..

Öyleyse; birinin umuduna bakıp onun yapanlardan mı, yatanlardan mı olduğunu anlayabilirsin.

Hem YATANLARIN umutlu olması hayra alâmet değildir, tabi ki yapanların umutsuz olması da...

Değerini kim mi bilecek?

Bu kaygı SAHTE DEĞERLER yakışan bir kaygıdır. Sahici değerlere vurulanlar, “DEĞERİ BİLİNİR Mİ ACABA?” diye kaygı duymazlar. Çünkü adı üstünde, DEĞER; DEĞERİNİ BAŞKALARININ BİLMESİNE BORÇLU DEĞİLDİR!. Bu bir..

İkincisi, değer bilenlerin varlığı ve hâlâ bir şeyler yapıyor olmaları, değerin değerini takdir eden birilerinin her zaman mutlaka var olacağının en güzel ispatıdır.

İyi yaşamak için acele et ve şunu bil ki; Her gün başlı başına bir yaşamdır..


Eyvah, aldandık!..
Şu dünya hayatını sabit zannettik.
O zan sebebiyle bütün bütün kaybettik.
Evet, şu hızla akan hayat bir uykudur; bir rüya gibi geçti.
Şu temelsiz ömür dahi bir rüzgâr gibi uçar, gider.
(Risale-i Nur Külliyatından)
Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

            AÇIK KALPLE KONUŞAN DÜŞMAN, İÇİNDEN PAZARLIKLI DOSTTAN DAHA iyidir.

    Avicenna

  • Özel Üye
  • *

  • İleti: 742
  • Nerden: Kayip Sehir
  • Rep: +73/-2
  • Cinsiyet: Bay
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı
KIMSESIZ DEGILSINIZ, KIMSE SIZSINIZ !!..
« Yanıtla #1 : 18 Ekim 2008, 23:27:58 »
Bende bu güzel yaziya Üstün Dökmen`in güzel birsözüyle cevap vereyim:

Ümitsiz Olmayin, Ümit Siz Olun...

Saygilarimla
Kayip bir sehir,
su ömrüm neye esir,
ne olur yanimda kalsana...

Yalnizim, cok yalinizim,
yardimcim,sirdasim yok,
ne olur sesimi duysana...

    orkide

  • Özel Üye
  • *

  • İleti: 5263
  • Nerden: Almanya
  • Rep: +1521/-1
  • Cinsiyet: Bayan
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı
KIMSESIZ DEGILSINIZ, KIMSE SIZSINIZ !!..
« Yanıtla #2 : 18 Ekim 2008, 23:55:46 »
O da güzel. Tesekkür ederim.
Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

            AÇIK KALPLE KONUŞAN DÜŞMAN, İÇİNDEN PAZARLIKLI DOSTTAN DAHA iyidir.


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
2 Yanıt
1121 Gösterim
Son İleti 29 Mayıs 2007, 17:22:55
Gönderen: Sut@nesi
2 Yanıt
1205 Gösterim
Son İleti 08 Ocak 2008, 19:18:53
Gönderen: çoban
0 Yanıt
872 Gösterim
Son İleti 25 Haziran 2008, 17:30:33
Gönderen: Felex
0 Yanıt
727 Gösterim
Son İleti 21 Temmuz 2008, 05:51:43
Gönderen: Felex
1 Yanıt
1245 Gösterim
Son İleti 12 Temmuz 2013, 12:20:40
Gönderen: sevdaligul