İş görüşmesi için ipuçları
Sayısı her geçen gün hızla artan işsizlerden biri iseniz ve dahi, bilmem kaç yüzüncü mülakatınıza katılmak üzereyseniz, bu yazıyı okumadan mülakata gitmeyiniz.
Mülakatlarda karşınıza çıkabilecek bazı sorular ve bunlara verilmesi gereken cevaplar aşağıda ele alınmıştır:
Soru: Beş yıl sonra iş hayatında kendinizi nerede görüyorsunuz?
Niyet: Bu soruyla soru sahibi, iş başvurusu yapan kişinin kendi odasında ve pozisyonunda olmak isteyip istemediğini öğrenmek niyetindedir.
Ne yapmalı: Bu soruya verilecek en makul cevap ''kapıcı ile sizin mevkiniz arasındaki herhangi bir yerde, ama asla sizin yerinizde değil'' olmalıdır.
Soru: İş hayatında alışılmışın dışında bir durumla karşılaştınız mı?
Niyet: Soruyu soran kişi, sizin işten atılma konusunda tecrübeniz olup olmadığını öğrenmek niyetindedir. İşten atılmaya alışkın biri, ilerde de muhtemelen işten çıkarılacağı için, buna hazır olsa iyi olur.
Ne yapmalı: Bu soruya ''birkaç kere işten atılmıştım, hiç acıtmadı'' veya ''bir kere cinsiyet değiştirme ameliyatı olmuştum'' şeklinde cevap verirseniz olumlu puan alırsınız.
Soru: En beğenmediğiniz yanınız hangisi?
Niyet: Bu sorudan maksat, en beğenmediğiniz özelliğiniz kabul edilebilir nitelikteyse, sizi işe alma ihtimalinin olması
ihtimalidir!..
Ne yapmalı: Bu soruya ''çalışırken chat de yaparım'' şeklinde asla cevap vermeyin. Verilecek en mantıklı cevap: ''eşekler gibi çalışırım, yorulmak nedir bilmem'' gibi bir şey olmalıdır. ''Aile benim için daima ikinci plandadır, varsa yoksa işimdir'' demek de, size artı puan getirir.
Soru: Şimdiye kadarki en büyük başarınız nedir?
Niyet: İşte en kritik sorulardan biri. Görüşmeci, gerçekten işe yarar bir adam olup olmadığınızı öğrenmek istiyor.
Ne yapmalı: Bu soruya ''matbaayı ben icat ettim'' veya ''Amerika''yı ben buldum'' şeklinde bir cevap vermeseniz iyi olur. En makul cevap ''daha önce çalıştığım yerlerde, ne zaman maaşıma zam gelse, işyerim o sene vergi şampiyonu oldu'' olabilir. ''Bir keresinde, gereksiz yere zam isteyen bir mesai arkadaşımı dövmüştüm'' şeklindeki bir cevap da, sizi görüşmecinin gözünde sempatik kılar.
Soru: Bizim için diğer adayların yapamayacağı ne yapabilirsiniz?
Niyet: Bazı sorular diğerlerinden daha önemlidir. Bu da onlardan biri. “Sizi niye işe alalım?” sorusunun bir başka şeklidir.
Ne yapmalı: Bu soruya ''yere dağılan kibrit çöplerini 3 saniyede zihnimden sayabilirim'' şeklinde cevap vermeniz hiçbir işe yaramaz. ''Ücret almadan fazla mesai yaparım, izin kullanmam, sendikaya üye olmam, greve gitmem, sigortasız bile çalışırım'' şeklindeki bir cevap, sizi görüşmecinin gözdesi yapar.
Soru: Şu anki işinizi niye bırakmak istiyorsunuz?
Niyet: 6 ay sonra işi bırakmayacağınızdan ve yeni işinizden tatmin olacağınızdan emin olmak isteniyor.
Ne yapmalı: ''Eski patronum çok cins biriydi, hiç kıymetimi bilmedi, o yüzden ayrıldım'' şeklindeki bir cevap, sizi ilelebet işsizler ordusunun bir neferi yapar. ''Babam bana derdi ki, bu memlekete kasap da lazım, ama sen olma!'' cevabı sizi çok zeki gösterecektir. ''İşini bırakan kim, ben ikinci iş için buradayım'' diye cevap vermeniz de, duruma göre olumlu puan getirebilir.
Soru: Şu anda hangi kitabı okuyorsunuz?
Niyet: Görüşmeci, entellektüel birikiminiz, ilgi alanlarınız veya sektörle ne kadar ilgili olduğunuzu öğrenmeye çalışıyor.
Ne yapmalı: Kişisel ve mesleki gelişim kitapları okuyor olmanız, sizi diğer adaylar arasında öne geçirecektir. Okumuyorsanız bile, bunlardan okuyorum, deyin. Şöyle bir cevap görüşme için çok uygun olabilir: mesleki gelişimim açısından ''100 Soruda Patronun Kölesi Olmak'' isimli kitabı okuyorum.”
Soru: Kendinizden bahseder misiniz?
Niyet: Kendinizi ne kadar tanıdığınız ve bundan bahsederken nasıl bir tutum sergilediğiniz görülmek isteniyor.
Ne yapmalı: 19XX yılında filan yerde doğmuşum, özel zevklerim arasında.... diye başlayan klasik bir cümle ile asla başlamayın. Onun yerine, ''gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım'' ilkesini benimsemiş biri olduğunuzu ifade edin. ''Duruma göre, kulaklarımı da kapayarak görevimi yapabilirim'' diye de eklerseniz, iş garanti sizindir.
Soru: Masanızın başında çalışırken, patronunuzun borçlarından dolayı işyerine haciz memurları geldi ve haciz uygulamasına başladılar. Masanızın üzerinde ise 1 adet makas, 1 adet delikli zımba, 1 adet uhu, bir adet telefon var. Şu halde patronunuzu hacizden kurtarmak için ne yapabilirsiniz.
Niyet: Burda niyet gayet açık, fedakar bir eleman mısınız, bu öğrenilmeye çalışılıyor.
Ne yapmalı: ''Masamın üzerindeki bu eşyaları gizlice ceplerime doldurarak, bunları hacizden kurtarmaya çalışırım'' cevabı kesinlikle yanlıştır. Üç beş tane zımbırtıyı gizlemenin patronunuza hiçbir faydası olmaz. ''Makas ile haciz memurunu yaralarım, daha sonra telefonla polisi arayıp bomba ihbarında bulunup kıyameti koparırım'' cevabı ise, size yüksek bir maaşla işe başlama imkanı sağlar.
Soru: Ücret konusunda beklentiniz nedir?
Niyet: Burada niyet oldukça açık. Sizin beklentiniz ile şirketin verebileceğinin uygunluğu görülmek isteniyor.
Ne yapmalı: Görüşmenin en kritik sorusu budur. Bu soruya vereceğiniz münasip bir cevap, sizi iş sahibi yapacaktır. ''En yüksek üst düzey yönetici maaşının yüzde 1''i kadar'' deyip, uyanıklık etmeye çalışırsanız bilin ki, hiç umudunuz yoktur. Çünkü, Türkiye''de en yüksek düzey yönetici maaşı 79.000 Euro olup, bunun yüzde 1''i de 790 Euro ettiğinden, dolayısıyla asgari ücretin yaklaşık 4 katına denk geldiğinden, görüşmeci üzerinde açgözlü biri izlenimi bırakabilirsiniz. Bu soruya cevap verirken daha gerçekçi olmalısınız. Kişisel deneyimlerime göre en etkileyici cevap: ''Yoksulluk sınırının 1/10''u veya açlık sınırının 1/5''i bana yeter'' cevabıdır. Sonuç yeni işiniz hayırlı uğurlu olsun!..