Arkeolojik bulgulara göre Neolitik çağda insanlar sadece fast-food tüketiyordu.
Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nevzat Çevik, neolitik çağın fast food'un tek yeme biçimi olmasıyla dikkati çektiğini savundu.
Antalya'da düzenlenen 2. Ulusal Gastronomi Sempozyumu çerçevesinde ''Yeme İçme Uygarlığı'' başlıklı bir sunum yapan Prof. Dr. Çevik, dünya uygarlıklarının gelişimlerini, insanların yeme içme ihtiyacı ve mecburiyetine borçlu olduğunu söyledi.
YEME İÇME LÜKS SİMGESİ
Yer kürenin her köşesindeki insan gruplarının yaşamlarını sürdürebilmek için yiyecek ve içeceğin peşine düştüğünü, ardından da daha iyi beslenebilmek için olanaklar aramaya başladıklarını anlatan Çevik, zamanla ve olanakların artışıyla rahat ve keyifli bir yaşamın kurgulanmasına dönük limitlerin üzerine çıkıldığını ve yeme içmenin lüks bir yaşam simgesi haline geldiğini anlattı.
ROMALILAR FARE YERDİ
Canlıların doğadaki haliyle yiyecek ve içeceklerini sağladıklarını, insanoğlunun ise hem doğadaki halleriyle hem de onların işleniş ve kombine edilmiş halleriyle çeşitli besinlere sahip olmayı bildiğini vurgulayan Çevik, şöyle konuştu:
''Örneğin Romalıların böcek larvalarını unlayıp şarapla karıştırmaları, Yunanlıların cırcır böceği larvalarını yemeleri veya Asurluların çekirgeleri yemeleri normal, hatta lükstü. Bugün soframızda bulunmayan farenin Hititler'de ve Romalılar'da yenmiş olduğu da bilinmektedir. Doyumsuz insanoğlunun bu konudaki sınırsız arayışı devam edecektir. Bu arayışlar günü kurtarmadan başka, esasında uzak geleceği kurtarmaya ve daha refah yaşamaya dönük olacaktır.''
TARIMLA BİRLİKTE SAVAŞ GELDİ
Prof. Dr. Nevzat Çevik, yaşamını sürdürebilme ve onu yükseltebilme yanında, uzun gelecekte bunu garantiye alma isteğinin insan grupları arasındaki barışı da zaman zaman yok ettiğine dikkati çekti.
Gücü olanın olmayandan tüm kaynaklarını zorla almanın yollarını savaşla bulduğunu anlatan Çevik, bu nedenle ilk tarım topluluklarında başlayan ''Malla edinme'' süreciyle birlikte barışın da bir daha geri gelmemek üzere gittiğini ifade etti.
NEOLİTİK ÇAĞ FAST FOOD ÇAĞIYDI
Çevik, Jean Jacques Rousseau'nun da arasında bulunduğu birçok ünlü filozofun neolitik dönem öncesi toplayıcılık dönemini ''insanlığın altın çağı'' olarak tanımladığını da vurgulayarak, ''Neolitik çağ, aynı zamanda fast food'un tek yeme biçimi olmasıyla dikkati çeker. Bu çağda insan grupları, buldukları yiyecekleri anında tüketip yeni yiyecekler bulmak üzere yollarına devam etmekteydiler'' diye konuştu.
''SLOW FOOD GERİ DÖNÜYOR''
Prof. Dr. Nevzat Çevik, bugünkü ''hızlı yemek-fast food'' ve ''yavaş yemek-slow food'' yemek tarzlarının tarihsel kaynaktan beslendiğini anlattı.
Sempozyum kelimesinin de Helenistik çağda ''Hep birlikte şarap içme şöleni'' anlamına geldiğini belirten Çevik, yavaş yemenin Roma İmparatorluğu ve Lidya'da inanılmaz zenginlikte, uzun, lezzetli, sohbetli keyifli saatleri geçirmek üzere ortaya çıktığını dile getirdi.
Yavaş yeme akımının son yıllarda yeniden gündeme geldiğini söyleyen Nevzat Çevik, ''Bugün yavaş yeme kültüründe eskiye dönüş yaşanmaktadır'' diye konuştu.
İnternet Haber.