Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: HİCR SURESİ 87. AYETİ NASIL ANLAMALIYIZ? (Andolsun ki biz sana tekrarlanan yedi
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 0 cevap var
OkumaGösterim: 338
Google Özel Arama

Gönderen Konu: HİCR SURESİ 87. AYETİ NASIL ANLAMALIYIZ? (Andolsun ki biz sana tekrarlanan yedi  (Okunma sayısı 338 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    halukgta

  • Güzel Üye
  • ****
  • Avatar Yok

  • İleti: 284
  • Nerden: Balıkesir
  • Rep: +84/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı


 

Bu makalemde, sizlerin üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Hicr suresi 87. ayet olacaktır. Bu ayette geçen,  MİNEL MESANİ kelimesine öyle anlamlar veriliyor ki, adeta rivayet hadisler olmasaydı bu ayeti anlayamazdık düşüncesi, topluma kabul ettirilmeye çalışılıyor. Tabi bunca farklı tercümeleri gören toplumda tedirgin oluyor, şüphe içinde kalıyor. Bizlere düşen anlayamadığımız, şüpheye düştüğümüz ayetleri zamana bırakıp, daha sonra bu ayeti rivayetlerin ışığında değil, Kur’an ın ışığında anlamaya çalışmak adına çaba harcamak olmalıdır. İnanın bir gün anlayamadığımız o ayetin ne anlattığını, mutlaka Kur’an ın diğer ayetleri ışığında anlayabileceğimize, yürekten inanmalıyız. Gelelim bahse konu ayetimize. Önce farklı meallerden yazalım.

Hicr 87: Andolsun ki biz sana tekrarlanan yedi ayeti ve yüce Kur'ân'ı verdik. (Bayraktar Bayraklı

Hicr 87: Andolsun, biz sana tekrarlanan yedi ayeti ve büyük Kur’an’ı verdik. (Diyanet meali)

Hicr 87: Sana o mesânîden yedi taneyi ve yüce Kur’ân’ı verdik. (Süleymaniye vakfı)

Hicr 87: Yemin olsun ki, biz sana ikişerlerden/ikililerden/iç içe kıvrımlar halindeki çift manalılardan yedi taneyi ve şu büyük Kur'an'ı verdik. (Yaşar Nuri meali)

Önce isterseniz çok tartışan MESANİ kelimesinin lügat anlamlarına bakalım. Mesani,  Mesna kelimesinin çoğuludur. Mesna ise lügatta BÜKÜLMEK, KATLANMAK, KIVRILMAK VEYA TEKRAR EDİLEREK İKİLENEN VEYA BAŞKA BİR ŞEY EKLEMEKLE TAKVİYE EDİLEN VEYA ÇEŞİTLENDİRİLEN HERHANGİ BİR ŞEYDİR. İKİŞER, İKİLİ, MÜKERRER, BÜKÜLÜ, ÇİFTELİ, BÜKLÜM, BÜKLÜMLÜ, BÜKLÜM YERİ KAT OLAN, KATLI, KIVRIM, KIVRIMLI, KIVRAK, manalarına gelmektedir. SEBAN MİNEL MESANİ” ifadesi için “TEKRARLANAN YEDİ” yahut “TEKRARLANANLARDAN YEDİ” tercümeleri doğru diyebiliriz şeklinde tercüme ediliyor.  Şimdide Hicr 87. ayette geçen minel Mesani kelimesinden ne anlamışlar, bu farklı görüşlere isim vermeden bakalım ki, bizlere fikir versin ama bizler daha sonra bu ayeti, Kur’an ın verdiği bilgiler ışığında, kendimiz anlamaya çaba harcayalım.

“Tefsir bilginleri, ayette geçen “tekrarlanan yedi ayet”in, FATİHA SURESİ YAHUT KUR’AN’IN YEDİ UZUN SURESİ OLDUĞUNU SÖYLEMİŞLERDİR.”

“1- Yedi. 2- İkişerliler, ikililer. Seb’an mine’l mesânî, “ikililerden veya ikişerlilerden yedi” demektir. Çevirilerde bu tabire, “Fatiha süresi” veya “yedi büyük/uzun sure” anlamı verilmektedir. Bu doğru değildir. AYETTE ZATEN YÜCE KUR’AN ANILMAKTADIR. BU TABİRLE, NEBİMİZE, KUR’AN’LA BİRLİKTE VERİLMİŞ, ŞAHSI İLE İLGİLİ, KENDİSİNİ BAŞARIYA GÖTÜREN NİMETLER KAST EDİLMİŞ OLABİLİR.”

“Kur’an da geçtiği şekliyle,“Şu bir gerçek ki biz sana ‘tekrarlanan yedi’yi ve yüce Kuran’ı verdik.” (Hicr 15/87) mealindeki ayette “seb‘an mine’l-meŝânî” ifadesi ve “ALLAH SÖZÜN EN GÜZELİNİ, BİRBİRİYLE UYUMLU VE ‘BIKILMADAN TEKRAR TEKRAR OKUNAN BİR KİTAP’ OLARAK İNDİRDİ.” (Zümer 23) mealindeki ayette kitabın (Kuran-ı Kerîm) sıfatı olarak “meŝânî” kelimesi yer almaktadır."

“BU YEDİ ŞEYİN NE OLDUĞU İHTİLÂFLIDIR. Bunların, Hz. peygamber'e, Kur'ân'dan ayrı olarak verilen yedi mucize olduğu da düşünülebilir. Fakat genellikle kabul edildiğine göre bunlar, Fatiha’nın yedi ayetidir”

“Hicr suresi 87. ayette tekrarlanan yediliden kast edilen, KUR’AN’DA BİRÇOK NEBİ VE RESUL ANLATILMASINA KARŞIN, BUNLARDAN 7 TANESİ KAVMİYLE BERABER SÜREKLİ TEKRARLANMAKTADIR. Bu Resuller; Nuh, Hud-Ad, Salih-Semud, İbrahim, Lut, Şuayb-Medyen/Eyke ve Musa-Firavun’dur.  Toplam 7 Resul ve onlara bağlı olarak helak edilen kavimlerin kıssaları bulunmaktadır.”

Ayet ile ilgili daha farklı görüşlerde var. Örneğin Ebcet hesabıyla, bu yedi ayetin, Peygamberimize dünyanın sonu ile ilgili bilgiler verildiğini, söyleyenlere de rastlayabilirsiniz.  Tüm bu görüşlerden sonra, sanırım kafanız karıştı. Gelin birlikte bu ayet ile ilgili düşünelim. Önce şunu söylemek isterim, iyi niyetli her düşünceye saygı duyarım. Çünkü herkes kendi düşüncelerinden sorumludur. Bizlere düşen ayeti, emin olamayacağımız bilgiler ışığında değil, Kur’an dan yararlanarak anlamaya çalışmak olmalıdır.  Araştırdığınızda bu konuda genel kanının, tekrarlanan yedili ayeti ve Kur’an ı verdik sözlerinden kast edilen yedi ayetin, Fatiha suresi olduğu yönünde. Bu düşünceyi savunmalar ise her gün namazda bolca okuduğumuz, tekrar ettiğimiz fatiha suresi ve bu surenin yedi ayet oluşu örnek gösteriliyor. PEKİ, BU DÜŞÜNCENİN DOĞRU OLDUĞUNA KANIT KUR’AN MI, YOKSA RİVAYET HADİSLER Mİ? Ne yazık ki her zaman olduğu gibi, rivayet edilen hadisler. Araştırıp düşünme gereği duymamışız. Hazır bilgiler kolayımıza gelmiş.

Bu fikri savunanlara karşı, şöyle bir cevap verilebilir. Fatiha suresi besmeleyle birlikte 7 ayettir. Ama Maun suresine baktığımızda O sure, besmele hariç bizzat 7 ayet. Bildiğiniz gibi Tevbe suresi hariç, her surenin başında besmele vardır ama diğer surelerdeki besmele, sayılara dâhil edilmemiştir. Ne dersiniz? Kur’an ayetlerinin numaralandırılması konusu da tartışmalıdır. Diyanet fetva kurulunun bilgilerine dayanarak,  bu konuda şunları söylemek isterim. “Kur’an-ı Kerim üzerinde noktalama çalışmaları yapılırken, ayetlerin bölünüp numaralandırılmasın da bazı küçük farklılıklar olmuş. Söz gelimi, bazı âlimlerin müstakil ayet olarak belirlediği bir ibare, bazı âlimlerce iki ayet olarak düşünülmüş. Böylece ayetlerin numaralandırılması konusunda, küçük farklılıklar ortaya çıkmıştır.”  Bu bilgiler ışığında şunları söylemek yanlış olmaz sanırım. Hicr suresi 87. ayette geçen, tekrarlanan yedi ayetin fatiha suresi olduğuna inananlar, bu ayeti besmeleyle birlikte sayarak, yediye tamamlamış olamazlar mı? Yorumunu sizlere bırakıyorum. Bu durumda tekrarlanan yedi ayetten kasıt, Fatiha suresi olabilir mi? HATIRLAYINIZ CAMİLERİMİZDE TOPLU NAMAZDA, İMAM FATİHAYI SESLİ OKURKEN, BESMELEYLE Mİ BAŞLIYOR, YOKSA İKİNCİ SIRADAN MI BAŞLIYOR? SANIRIM DÜŞÜNMEMİZ GEREKEN BİR KONU.  Bu düşünce ancak zorlama ve rivayetlerin etkisiyle, ayetleri şekillendirerek, Kur’an dan delilsiz bir anlam çıkarmaktan öteye gidemez düşüncesindeyim. Şimdi Hicr suresinin devamındaki ayetleri yazalım ki, konuyu daha iyi anlayabilelim.

Hicr 88–89–90–91–92–93: Sakın onlardan bazı sınıflara, verdiğimiz dünya nimetine göz dikme, onlardan dolayı üzülme ve müminlere alçak gönüllü ol! De ki: “ŞÜPHESİZ BEN APAÇIK BİR UYARICIYIM.” “Nitekim biz, bölücülere azabı indirmişizdir.” Onlar, Kur'ân'ı bölüp ayıranlardır. “Rabbin hakkı için, mutlaka onların hepsini yaptıklarından dolayı sorguya çekeceğiz.” (Bayraktar Bayraklı meali)

Hicr 87. ayetin devamına baktığımızda, sana MESANİDEN yedi taneyi ve yüce Kur’an ı verdik derken, mesani den kast edilenin, Kur’an ın dışından değil, tam tersine Kur’an ayetlerinden olduğunu düşünmeliyiz. Çünkü bu ayetten sonra, Allah ın Elçisine söylediklerinden bunu anlıyoruz. Allah bazı insanlara imtihanı gereği, çok daha fazla nimetler verdiğimizde, bu seni tedirgin etmesin, dünya nimetine göz dikme, tüm kullarıma alçak gönüllü ol, ayrım yapma diyor. Devamında ise Allah elçisinin, deki kullarıma diyor; “ŞÜPHESİZ BEN APAÇIK BİR UYARICIYIM”. Peki, neyle uyarma görevi almıştı? Hicr suresi 87. ayette bahsettiği, KUR’AN İLE. Ayetin devamında Kur’an ın uyarılarını hatırlatıyor ve dinde sakın bölünenler gibi olmayın dediği halde, bölünenleri nasıl cezalandıracağını elçisine hatırlatıyor ve çok önemli bir hatırlatmayı yapıyor, onlar Kur’an ı bölüp parça parça yaptılar diyor. Bunu yapanların cezalandırılacağı ikazını da çok açık bir şekilde yapıyor. Bizler ayette geçen tekrarlanan yedilerden, neyi kast edildiğini doğru anlamak istiyorsak, bu uyarıları mutlaka dikkate almalı ve Kur’an a bakmalıyız, ayetler üzerinde araştırma yaparak, ayette bahsedilenleri anlama çabasında olmalıyız. Allah bizlerin anlayamayacağı, hiçbir şeyi Kur’an da zikretmez. Lütfen unutmayalım, Allah düşün aklını Kullan ve yalnız Kur’an ın ipine sarılın diyerek bizleri imtihan ediyorsa, bu imtihanımızı rivayetlere dayandırmak yerine, Kur’an dan delil aramak için çaba harcamalıyız. Bunu yapanın mutlaka Allah, gönül gözlerini açacak ve gerçeklerle buluşturacaktır. BUDA SANIRIM BİZLERİN, SINANMASI VE İMTİHANI OLSA GEREK. Örneğin bu yedi sayısı konusunda Kur’an a baktığımızda, araştırdığımızda bakın neler görebiliriz.

“Kur’an’ın beyanına göre Allah gökleri yedi kat olarak düzenlemiş. Hacda kurban kesmeye gücü yetmeyenlerin, hac sırasında üç, döndükten sonra da yedi olmak üzere on gün oruç tutması önerilmiş. Allah yolunda infak edenlerin durumu, kendisinden yedi başak çıkan bir buğday tohumuna benzetilmiş. Cehennemin yedi kapısı olduğu bildirilmiş. Yusuf suresinde sözü edilen melik rüyasında yedi çelimsiz ineği yiyen yedi semiz inek ile kurumuş başakların yanı sıra yedi yeşil başak görmüş ve bu sayılar Hz. Yusuf tarafından yedi bolluk ve yedi kıtlık yılı olarak tevil edilmiş. Yedi kat gökyüzünün Allah’ı tesbih ettiği belirtilmiş. Yine O, yedi kat gökyüzünü iki günde/evrede yaratmış ve kendisini de yedi kat gökyüzünün yaratıcısı olarak tavsif etmiş. Keza Âd kavmini yok etmek üzere kasırgayı yedi gün estirmiş. İnsanoğlunun üzerine yedi sağlam [gök] inşa ettiğini beyan etmiştir…….”

Özellikle tekrar etmek istiyorum. Bu konuyu bizler eğer doğru anlamak istiyorsak, asla rivayet ve sanı bilgilerde değil, Kur’an ın içinde aramalıyız. Bunu yaparsak mutlaka doğruyu buluruz. Bu konuda ben yorum yapmak istemiyorum. Nefsi yorumlar yaparak, emin olamayacağımız sözlere inanmaktansa, en doğrunun arayışında olmayı daha doğru buluyorum. Allah bu ayette bizlerin dikkatini çektiği her konuyu itina ile Kur’an dan araştırmalıyız, mutlaka bir gün doğru sonuca ulaşırız. Zümer suresi 23. ayette (MESANİ) aynı kelimeyi kullanarak Allah, ne diyordu hatırlayalım. ” ALLAH, MANA VE LAFIZLARI BİRBİRİYLE UYUMLU VE İKİLİ ANLATIMLI KİTABI, SÖZLERİN EN GÜZELİ OLARAK İNDİRMİŞTİR”.

Sonuç olarak, bu ayet için şunları söyleyebiliriz. Hicr suresi 87. ayetinde Allah Elçisine, sana Kur’an ı verdik derken, Kur’an ın mahiyetinden bahsederek, KUR’AN IN ÖZÜNDE YATAN ÇOK ÖNEMLİ KONULARI, BİRÇOK KEZ NİCE ÖRNEKLERLE TEKRAR ETTİK, NİCE ÖRNEKLERLE İZAH ETTİK.  DİKKAT ÇEKEN YEDİLİ TEKRARLARIMIZDA, VERMEK İSTEDİKLERİMİZİN ÜSTÜNDE DUR VE DÜŞÜN. BU UYARILAR, SENİN GÜCÜMÜZÜ ANLAMANI, GERÇEKLERLE BULUŞMANI SAĞLAYACAKTIR DİYEREK UYARIYOR. Ben bir Müslüman olarak, rivayetlerden uzak, Kur’an ın ışığında bunları anladım. Hatam varsa Rabbim bağışlasın inşallah. Emin olmadığım bilgilerle ayeti anlamaktansa, Kur’an ın ışığında bu sözlerden, ne anladım ve daha neler anlayabilirim diye araştırmanın, daha doğru olacağına inanıyorum.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK


Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap
Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap
Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap
Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
0 Yanıt
343 Gösterim
Son İleti 25 Ağustos 2019, 14:51:55
Gönderen: halukgta
0 Yanıt
358 Gösterim
Son İleti 02 Nisan 2020, 16:31:14
Gönderen: halukgta
0 Yanıt
191 Gösterim
Son İleti 24 Mayıs 2022, 15:28:37
Gönderen: halukgta
0 Yanıt
174 Gösterim
Son İleti 11 Şubat 2023, 10:11:06
Gönderen: halukgta
0 Yanıt
159 Gösterim
Son İleti 09 Nisan 2023, 16:01:06
Gönderen: halukgta