3-5 YAŞ:
- Fantezi ve keşfetmeye ( evcilik,okul oyunları ile bebekler, mutfak ve doktor muayene aletleri ),
- Dil gelişimine ( renkli tuşları olan piyano, müzik ve öykü kasetleri, kuklalar... gibi ),
- Aritmetiğe hazırlamaya ( resim ve sayı eşleme oyunları ; domino, kızma birader ve sayı kartları ) yönelik oyuncaklar.
5-8 YAŞ:
- Toplumsal gelişim ve işbirliği ile ilgili ( top, seksek, dama, minyatür arabalar),
- Bilişsel beceriler ve algısal hareket becerilerini sağlayan ( maketler, yap-boz oyunları ),
- Yaratıcı anlatıma yönelik ( parmak boyası, kağıt hamuru, karakalem, suluboya ya da pastel boyalarla resimler, oyun hamurları, sessiz sinema gibi oyunlar ) oyun ve oyuncaklar.
9-12 YAŞ:
- Sorun çözme yeteneklerine ( karmaşık masa üstü oyunları ve video oyunları ),
- İnce ayrıntı hareket becerilerine ( küçük parçalı,karmaşık yap-boz oyunları, üç boyutlu model uçaklar, uzaktan kumandalı araçlar, kumaş boyama, ağaç işleme ve akvaryum bakımı ),
- Stratejik yeteneklere ( sözcük türetme, monopol tenis, ping-pong ve atari... gibi ) yönelik oyun ve oyuncaklar.
12 YAŞ VE ÜZERİ
- Soyut düşünme ve akıl yürütmeye ( basit mikroskop ya da teleskop, kimya ya da elektronik setleri... gibi ),
- Bağımsız yaşam becerileri kazanmaya ( yürüyüş, bisiklete binme ve kamplar... gibi ) yönelik oyun ve oyuncaklar önerilmektedir
ÇOCUĞUN ÇEKİNGENLİĞİNİ YENMESİ İÇİN
EVDE
- Çocukla eşit, demokratik, kaliteli bir iletişim kurulmalı. Bu anne ve babanın da istismara uğramadığı, kendi ihtiyaçlarını ifade edebildiği , çocuğun ihtiyaçlarına kulak verilebilen bir ilişki olmalı.
- Evde çocuğun bireyselliğini ortaya koyabildiği, bunun için yargılanmadığı , suçlanmadığı, etiketlenmediği bir atmosfer oluşturulmalı.
- Anne baba çocuğa model olmalı.
- Anne baba çocuğu sözel olarak sık sık taktir etmeli.
- Çocuğun kapasitesinin altında ve üstünde beklentilerden kaçınılmalı.
- İyi niyetli bile olsa karşılaştırma yapılmamalı. Bu çocuğu tekrar çekingenliğe iter.
- Çocuğun başarması için ilgi ve sevgi göstermeli, taktir ve kabul etmeli. ( Unutmayın iletişim biçiminin kendisi sevgiyi göstermenin yoludur.)
- Profesyonel yardım almaya açık olunmalı.
OKULDA
- Öğretmen çocuğa sosyal etkinlik alanı yaratmalı. Eğitimci birebir kendisi grup oyunları yaratıp o çocuğu işin içine katmalı, arkadaşlarını yönlendirmeli.
- Çocuğun arkadaşlarından pozitif geri ileti alabileceği atmosfer ve alanlar yaratılmalı.
- Öğretmenin kendisi de çocuğu sözel olarak taktir etmeli.
- Sınıf içinde de karşılaştırmalardan kaçınılmalı.
- Öğretmen her çocukla ikili bir ilişki, etkin bir iletişim kurabilmeli. Çünkü anaokulunda ve ilkokulda ikili ilişki kurulamadığında çocuk orada eriyor, kayboluyor.
- Çocuğun daha yakın ilişki kurabildiği öğretmenin derslerinde o ilişkiden yararlanarak çocuğun o alanda başarılı olması sağlanabilmeli. ( Örneğin spor öğretmenleri, branş öğretmenleri ve bunun gibi eğitimciler.)
REHBERLİK SERVİSİ