Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: GÜZELLİĞİN VE KOZMETİĞİN TARİHİ
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 2 cevap var
OkumaGösterim: 1748
Google Özel Arama

Gönderen Konu: GÜZELLİĞİN VE KOZMETİĞİN TARİHİ  (Okunma sayısı 1748 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    ђ๏Ŧєєz

  • Özel Üye
  • *
  • Avatar Yok

  • İleti: 6692
  • Nerden: eksi25 - Erzurum
  • Rep: +586/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • MSN Messenger - hofeez@sevdaligul.com
    • Profili Görüntüle E-Posta
  • Çevrimdışı
GÜZELLİĞİN VE KOZMETİĞİN TARİHİ
« : 31 Mart 2008, 23:03:57 »


 

Kozmetik kullanımının tarihi, geçmişi çok eskilere dayanıyor. Eski Mısır’da kadınların göz kapaklarını boyamak için rastık kullandıklarını, Kleopatra’nın cildini beyazlatmak ve yumuşatmak için sütle yıkandığını biliyoruz.

Günümüzden 3000 yıl önce, Eski Yunan kadınları kurşun karbonatla boyanarak yüzlerini soldurmaya çalışıyorlardı.

19. yüzyıla kadar, yüz beyazlatmada, içinde karbonat, hidroksit ve kurşun oksit bulunan özel bir karışım kullanılıyordu. Her kullanımda bedende biriken bu maddeler, sayısız fiziksel rahatsızlığa neden olur; kimi zaman kasların felç olmasına ya da ölümlere yol açardı.

19. yüzyılda bu ölümcül karışımın yerine, içinde çinko oksit bulunan yeni bir yüz pudrası kullanılmaya başlandı. Göz pudrası olarak kurşun ve antimuan sülfürü, dudak boyası olarak civa sülfürü ve gözlerin parlamasını sağlamak için de güzelavratotu gibi zehirli maddeler kullanılıyordu.

Terlemeyi önleyen ve etkin maddesi alüminyum klorür olan terlemeyi baskılayan koku gidericiler de 1890’larda ortaya çıktı.

1940’larda, yarattığı cilt sorunları nedeniyle, alüminyum klorürün yerini, günümüzde de kullanılan alüminyum klorohidrat aldı.

Kozmetik endüstrisinin günümüzdeki anlamıyla büyümeye başladığı dönem, 20. yüzyılın başları. 1910’lu yıllarla 50’li yıllar arasında, gazete ve dergilerde çıkan yazılar aracılığıyla, kadınlara, egzersiz, diyet ve kozmetiklerle saç ürünlerinin düzenli kullanımının kendilerini daha çekici yapacağı anlatıldı. Daha önceleri bu tür güzellik yardımcılarının yalnızca ahlaksal değerlere bağlılığı kuşkulu çevrelere özgü olduğu düşünülürdü.

Sinemanın bulunuşu ve renkli film yönteminin geliştirilmesi, kozmetik endüstrisi açısından bir dönüm noktası oldu.

İlk kadın sinema oyuncularından Theda Bara’nın beyazperdedeki, Helena Rubinstein kozmetik ürünleriyle süslenmiş görüntüsü sansasyon yaratmıştı.

Rubinstein, rimeli ve renklendirilmiş pudra kavramını geliştirdi. Fransız sahne sanatçılarından etkilenerek gözleri renklerle gölgelendirmeye başladı; dudakları kırmızıya boyayarak belirginleştirdi. Hollywood’da makyaj sanatçısı olan Max Factor ise, o dönemlerde çok çeşitli ürünlerle kozmetik endüstrisine katkıda bulunan bir başka addı. Onun ürünleri, film teknolojisindeki gelişmelerin sonucuydu; çünkü, renkli filmlerde istenen etkilerin yaratılabilmesi için oyunculara farklı makyajlar yapılması gerekiyordu.

Birinci Dünya Savaşı’nın da kozmetiğin yaygınlaşmasında önemli rol oynadığı düşünülüyor. 1910’ların sonunda kadınlar hem toplumsal hem de ekonomik açıdan özgürleştiler. 1920’lerde, sinema sayesinde beyaz ten modası tarih oldu; artık, bronz ten modaydı. İkinci Dünya Savaşı sırasında naylon çorap kıtlığı nedeniyle çıkan “bacak makyajı“ modasının ardından, 1950’lerde, bronzlaştırıcı ürünlerin reklamlarında artış oldu. Aynı yıllarda, televizyonun yaygınlaşmaya başlamasıyla, “Procter&Gamble” gibi sabun firmalarının sponsorluk yaptığı bazı radyo programları da televizyona taşındı. Kozmetik ürünlerinin reklamları yaygınlaştı. 1960’larda, hem takma kirpiklerin hem de “doğal” kozmetik ürünlerinin popülerliğinde artış oldu. Doğal ürünler, havuç suyu ve karpuz özü gibi bitki kökenli karışımlara dayanıyordu.

1970’lerde, ABD’de soyu tükenmekte olan canlıları koruma yasasının yürürlüğe girmesiyle, belli bitkilerin kozmetik üretiminde kullanılması yasaklandı.

Sonraki yıllarda, hem teknolojideki ilerlemeye, hem de kozmetik pazarının doymak bilmeyen açlık duygusuna bağlı olarak, çok daha karmaşık ve çeşitli ürünler üretilmeye başlandı.

GÜZELLİĞİN VE KOZMETİĞİN TARİHİ
« Yanıtla #1 : 17 Ağustos 2008, 13:54:07 »
p.için saolll

    sevdaligul

  • Administrator
  • *

  • İleti: 13121
  • Nerden: Konya
  • Rep: +6511/-0
  • Cinsiyet: Bay
  • GüLe SeVDaLı Bir GeNç
    • MSN Messenger - sevdaligul@gmail.com
    • Profili Görüntüle GüLe SeVDaLı BiR GeNçLiK
  • Çevrimdışı
GÜZELLİĞİN VE KOZMETİĞİN TARİHİ
« Yanıtla #2 : 01 Ocak 2011, 21:11:20 »
emeğine sağlık arkadaşım
Aklımdaki sensin
Fikrimdeki Sen
Sen tekderdimsin
Gülüm Benim


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
3 Yanıt
1542 Gösterim
Son İleti 02 Ağustos 2007, 17:10:15
Gönderen: roza73
1 Yanıt
5338 Gösterim
Son İleti 01 Şubat 2008, 15:35:20
Gönderen: ђ๏Ŧєєz
4 Yanıt
1325 Gösterim
Son İleti 24 Haziran 2008, 23:08:31
Gönderen: ђ๏Ŧєєz
0 Yanıt
1597 Gösterim
Son İleti 16 Mayıs 2010, 23:29:08
Gönderen: sevdaligul
0 Yanıt
351 Gösterim
Son İleti 05 Nisan 2014, 14:23:49
Gönderen: tekinak99