Almanya güçlüydü yenildik, normal karşıladık peki Azerbaycan karşısında ne oldu? Bu milli takımın ve Hiddink'in iflası mıdır? Maçı nasıl okumak gerekiyor?
"Ne olacak canım Almanya'dan üç yemişsek" diyen yorumcu arkadaşların hesaplaşmaları gereken şey şu. Biz Almanya maçında mağlup olmamıza kızmadık. Biz Almanya maçında çok kötü oynamış olmamıza kızdık. O maçta ki problem mağlup olmamız değil. Oynadığımız o çok kötü futbol, bundan sonraki mağlubiyetlerimizin habercisi olduğu gerçeğiydi. Nitekim ne oldu? Almanya dünya ikincisiymiş, bu yüzden o takıma yenilebilirmişiz. Peki, çok teşekkür ederiz. Ama birkaç gün sonra dünya sıralamasında 102. olan Azerbaycan'a yenildik. Milli takım iyi yürümüyor. Nitekim Hiddink'in açıklamaları da onu gösteriyor. Aslında Hiddink Rusya'yı çalıştırırken Almanya'yı hem içeride hem de dışarıda iki kez yenilmiş bir teknik direktör olarak şu gerçeği biliyor.
Milli takımın sorunu Almanya'ya yenilmek değil. Milli takımın sorunu, Hiddink'in kafasındaki gibi bir futbolun yanından bile geçmiyor olması. Salı günü oynanan maçtan sonra Üç korner bir penaltı programında söyledim. Sonra gidip Belçika-Avusturya maçını seyrettim. Karşılaşmayı izledikten sonra çok korktum. Çünkü biz şimdi Mart ayına kadar ki dönemde her şeye yeniden başlayacağız. Ama Avusturya daha önce kendi devrimini gerçekleştirmişti. Şu anda bizden çok daha iyi gidiyorlar. Hadi bakalım ayıklayalım şimdi pirincin taşını.
Türkiye sizce bu gruptan çıkabilir mi? Millilerimizin şansı hala devam ediyor mu?
Ben artık umudumu yavaş yavaş kaybetmeye başladım. Belçika – Avusturya maçını seyreden her futbolsever Belçika'nın da Avusturya'nın da bizden daha iyi futbol oynadığını kabul eder. Biz Belçika'yı yendik ama aslında şansımızla yendik. Dolayısıyla gruptan ikinci çıkma şansımız bile giderek zorlaştı. Çok uzun bir zaman var önümüzde. Aslında yapılacak çok şey var. Radikal kararlar almamız lazım. Hiddink yalnızca takım kadrosunu değil belki birlikte çalıştığı kadroyu da değiştirmeli. Tabi bu iş Hiddink ile devam edilebiliyorsa.
Peki, bütün suç sizce Hiddink'in mi?
Benim asıl korkum; Hiddink'in Fenerbahçe ile yaşadığı kötü macera. Acaba Hiddink gibi teknik direktörlerle Türk futbolunun yapısı uymuyor mu? Çünkü Türk futbolunun yüzde kırk dokuzu motivasyon üzerine dayanıyor. Oğuz Çetin ve ekibi motive edemiyorsa Hiddink'in motive etmesi lazım. Hiddink öyle bir teknik direktör değil. Bütün maç boyunca Hiddink ve ekibi hep birlikte maçı seyrettiler. Fatih Terim'i, Şenol Güneş'i ve de geçmişteki birçok şeyi eleştirebilirsiniz. Hatta Ersun Yanal'ı da. Ama onlar hep maçın içindeydiler. Çünkü Türk futbolunun yapısı, Türk futbolcusunun ruhu bunu ister. İnşallah Fenerbahçe macerasına benzemez Hiddink'in milli takım macerası.
Emre maçtan sonra yaptığı açıklamada milli takımı bırakacağı sinyalleri verdi. Siz neler düşünüyorsunuz?
Emre şimdi milli takımın gidişatına bozuldu da mı milli takım macerasına son veriyor. Amerikalıların "Sahneyi çalma" diye bir deyimi var. Emre sahneyi çalmak istiyor. Hepimiz milli takımın oynadığı futbolu tartışıyoruz. Asıl sahne Azerbaycan'a yenilmemiz. Emre, futbolu bırakacağını açıklayarak rol çalmak istedi. Bu açıklamaların hiç zamanı değildi. Emre'nin açıklamalarının diğer tarafı önemli aslında. "Saha dışında arkadaşız ama…" dediğin zaman aslında saha içinde bir takım olunamadığını Emre görüyor demektir. Bunu ben Almanya maçından önce de yazıyordum. Nuri ile Emre'nin anlaşıyor olması bile bizi bir gömlek yukarı çekebilir. Ama saha içinde anlaşamıyorlar. Azerbaycan maçında Emre ve Hamit'ten başka sahada oyuna ortak olmak isteyen futbolcu yoktu. Azerbaycan'ı yenebileceğine inanan kimse yoktu.