Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor.
Üye Ol ya da
Giriş YapMilas’ta fosseptik çukuru kazan muhtar, Karya kaya mezarı buldu. Müzeyi uyarıp bahçenin öbür köşesini kazan ‘bahtsız’ muhtar, ikinci mezara ulaştı!
Evine fosseptik çukuru kazdıran muhtar, 2 bin 700 yıllık kaya mezarı buldu. Karya uygarlığına ait mezardan 2 bin 700 yıllık olmalarına rağmen kimi sanki dün mezara konulmuşcasına ‘yepyeni’ ayin kapları, şarap kadehleri, kandiller, yağdanlıklar, takılar ve av malzemeleri çıktı. Yetkililer şaşkın. Jandarma çukurun başında 24 saat nöbet tutuyor.Her şey Muğla’nın Milas ilçesi Damlıboğaz Köyü muhtarı Mehmet Çoban’ın üç kuşaktır oturduğu eve fosseptik çukuru açtırmak istemesiyle başladı. Köy bir zamanlar Karya uygarlığı’nın ticaret merkezi Hydai Antik Kenti’ne ev sahipliği yaptığı için izin almak gerekiyordu. Muhtar 1 Aralık günü Milas Müze Müdürlüğü’ne başvurdu. Müze denetimindeki kazıda bir kaya mezarı bulundu. Müze Müdürü Erol Özen’e haber verildikten sonra bahçenin diğer tarafı fosseptik çukuru için kazılmaya başlanmıştı ki ikinci kaya mezarına ulaşıldı!
Müdür Özen, arkeologlar eşliğinde 7 metre uzunluğunda, 4 metre genişliğinde, 1 metre 20 santimetre yüksekliğindeki kaya mezarlardan birinde çalışma başlattı. Açılan ilk kaya mezarından soylu bir aileye ait olduğu anlaşılan 12 iskelet, 2 bin 700 yıllık ayin kapları ve çeşitli hediyeler çıktı. M.Ö. 7’nci yüzyıla, Geç Geometrik Döneme ait mezarların ilk kişiler gömülmeye başladıktan sonra en az 100-150 yıl kullanıldığı anlaşıldı. Kaplar üzerindeki işçilik Karyalıların o dönemdeki ustalıklarını ortaya koydu. Muhtar Çoban’ın evinin altına doğru uzanan ikinci mezarda da yakında çalışma başlatılacak. Çoban, “Fosseptik hayal oldu. Ancak, bir taraftan da çok önemli bir tarihi buluntuyu ortaya çıkardık. Sevineyim mi, üzüleyim mi bilemiyorum” dedi.
Bizans’a kadar yaşadı
Milas Damlıboğaz Köyü’ndeki Hydai, Sarıçay’ın taşıdığı alüvyonların altında kaldığı için toprak üzerinde mimari kalıntı bulunamamıştı. Kentin adı Grekçe ‘su’dan (Hydai) geliyor. Sikkelerinde de nehir tanrısı figürü bulunuyor. Halkın önce henüz çözülemeyen Karca, daha sonra da Yunanca konuştuğu, kentin Bizans dönemine kadar yaşadığı biliniyor.
Kaynak: Radikal