Peygamberimiz (s.a.v.) Rabbinden aldığı vahiyle o putperest müşrikleri islama davet etmiş,islama girenleri eğiterek çekirdek bir toplum meydana getirmiştir.
Peki nasıl bir yol izledi Rasulullah (s.a.v.) Getirdiği mesajdan dolayı ashabıyla birlikte çeşitli işkence ve sıkıntılara maruz kalmıştı.O zaman arap yarımadasının bir tarafında roma imparatorluğu vardı.Zamanının süper gücü idi.Arap yarımadasının önemli yerlerinden bir kısmını elinde tutuyordu.Kukla arap liderler atamıştı.Diğer tarafta yine çağının en güçlü devletlerinden pers imparatorluğu vardı.Arap yarımadasını iki taraftan kıskaca almışlardı.Peygamberimiz istese şöyle bir yol izleyebilirdi.Önce bir milliyetçilik sylemiyle ortaya çıkar ve bütün arapları kendine bağlardı.Hiç bir tepki görmez işkencelere uğramazdı.Ama o öyle yapmadı.Sadece la ilahe illallah demeye çağırdı.
O zamanda insanlar arasında sınıf farkı vardı.köleler efendiler vs.Çoğunluk yoksulluk içerisinde idi.Toplumun çok azı zengindi ve fakirleri eziyorlardı.Peygamberimiz istese idi bir ezilmişler hareketi sosyal adalet yada sosyalist söylemlere benzer bir söylemle çıkar ve kendine toplumun önemli bir kısmınıda çekerdi.Tepki bu kadar olmazdı.Ama o öylede yapmadı.Sadece Allah'a kulluğa çağırdı.Bu örnekler çoğaltılabilir.
Mekkede 13 yıl boyunca ayetlerle sağlam bir itikad yerleştirmeye çalıştı.Rabbim bu türlü hareket etmesini irade buyurdu.Çünkü sağlam bir topluluk ancak sağlam bir itikad sahibi olmakla mümkündü.İlk önce cahiliyyeden kalma ne varsa onlar sökülüp atılmalıydı.İslama giren müslümanlar ilk önce 10'ar ayet alıp ezberlerler hayatlarına uygularlar daha sonra diğer ayetlere geçerlerdi.Bir ayet duyduklarında hemen onu pratiğe geçirirlerdi.
Kaynak= Yoldaki işaretler Seyyid kutup