Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: EN APTALCA 10 DENEY
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 0 cevap var
OkumaGösterim: 1106
Google Özel Arama

Gönderen Konu: EN APTALCA 10 DENEY  (Okunma sayısı 1106 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    ђ๏Ŧєєz

  • Özel Üye
  • *
  • Avatar Yok

  • İleti: 6692
  • Nerden: eksi25 - Erzurum
  • Rep: +586/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • MSN Messenger - hofeez@sevdaligul.com
    • Profili Görüntüle E-Posta
  • Çevrimdışı
EN APTALCA 10 DENEY
« : 04 Kasım 2007, 22:17:18 »


 

Tanınmış İngiliz bilim dergisi New Scientist, dünyanın bugüne kadar tanık
olduğu en aptal 10 deneyin listesini hazırladı. İşte dergiye göre en aptal
deneyler ve sonuçları:

* LSD maddesinin deliliğe neden olup olmadığını belirlemek isteyen 2
psikiyatrist, 1962'de Oklahoma'daki Lincoln Hayvanat Bahçesi'ndeki Tusko
adlı erkek file, 3 bin insanı etkileyebilecek dozda LSD enjekte etti.

Sonuç: 14 yaşındaki Tusko, birkaç dakika içerisinde öldü. (Başarısız)

* 1960 yılında ABD Hava Kuvvetleri'nde görevli 10 asker, bir kargo uçağına
bindirilir. Uçak 5 bin feet'e çıktığında pilot motorda ve iniş takımlarında
sorun çıktığını, okyanusa zorunlu iniş yapmayı deneyeceğini söyler. Daha
sonra ise bir görevli askerlere sigorta poliçesi dağıtarak bunları
dikkatlice doldurmalarını , başlarına birşey gelirse ailelerinin ancak bu
sayede para alabileceğini söyler. Ancak askerlerin farkında olmadığı şey,
gizli bir deneyin parçası olduklarıdır. Amaç, denek askerlerin ölüm
korkusunun doğurduğu aşırı stresin algılama yeteneğini etkileyip
etkilemediğini ortaya çıkarmaktır. Askerlerin doldurduğu formlarda birçok
imla hatası vardır.

Sonuç: Aşırı stres algılama kapasitesini etkiler. (Başarılı)

* 1954'te Rus cerrah Vladimir Demikhov, bir Alman kurdu ile bir yavru
köpeğin başlarını aynı bedende birleştirir. 2 başlı denek, 6 gün hayatta
kalır. Amacı, organ naklinin başarılı olup olmayacağını anlamaktır.
Demikhov, aynı deneyi farklı hayvanlarla 15 yıl boyunca 19 kez daha yapar.
Deneklerden en uzun hayatta kalanı 1 ay yaşar.

Sonuç: Doku uyuşmazlığı deneklerin ölümüne neden olur. (Başarısız)

* 1933'te ABD'li Clarence Leuba adlı profesör, gıdıklanınca gülmenin
doğuştan bir tepki mi, yoksa daha sonradan öğrenilen bir durum mu olduğunu
anlamak için küçük oğlunu ve karısını gıdıklar.

Sonuç: Gıdıklanınca gülmek, doğuştan gelen bir tepkidir. (Başarılı)

* 1942'de Lawrence LeShan adlı ABD'li psikolog, tırnak yeme alışkanlığı olan
bir grup çocuğu, karanlık bir odada uykuya yatırır. Ardından tüm gece
boyunca odada kısık sesle 'Tırnaklarımın tadı korkunç" cümlesinin kayıtlı
olduğu bir kaset çalar.

Sonuç: Çocuklardan 40'ı tırnak yemeyi bırakır. Uykuda öğrenme mümkün bir
tekniktir. (Başarılı)

* 1804'te Sarı Humma'nın bulaşıcı bir hastalık olmadığını kanıtlamaya
çalışan Stubbins Ffirth adlı doktor, Sarı Humma hastalarının kusmuklarını
içer.

Sonuç: Doktor hasta olmaz, ancak ileriki yıllarda yapılan testlerde
hastalığın özellikle kan yoluyla aşırı derecede bulaşıcı olduğu ispatlanır.
(Başarısız)

* 1930'larda ABD'de Robert E. Cornish adlı araştırmacı, ölü köpeklerin
kanına adrenalin enjekte ettikten sonra tahterevalliye yerleştirerek, aşağı
yukarı sallayarak hayvanları hayata döndürmeyi dener.

Sonuç: Köpeklerden 2'si  körlük ve aşırı beyin hasarıyla hayata döner ve
birkaç ay yaşar. (?)

* 1960'ların ortasında ABD'li araştıtmacılar, erkek hindilerin cinsel olarak
uyarılması için dişilerin vücudunun ne kadarını görmeleri gerektiğini
araştıran bilim adamları, dişi hindi maketlerini parça parça azaltarak
erkeklerin vereceği tepkileri inceledi.

Sonuç: Maketlerin üzerinde sadece baş kısımları kalıncaya kadar erkek
hindilerin çiftleşme dürtüsüyle harekete geçtiği belirlendi. (?)

* İnsanların her türlü ortamda gözleri açık olsa da uykuya dalabileceğini
öne süren ABD'li uzmanlar, gözkapaklarını bantla tutturdukları 3 deneğe
yüksek sesli müzik çalınan ve flaşlar patlayan bir odada, elektrik şokları
verdi.

Sonuç: Denekler, tüm olumsuz şartlara rağmen 12 dakikada uykuya daldı.
(Başarılı)

* Duyguların karakteristik yüz ifadelerini harekete geçirip geçirmediğini
test etmek isteyen Carney Landis adlı psikolog, deneklere amonyak koklatır,
caz dinletir, porno resimler gösterir, ellerini kurbağa dolu bir kovaya
sokturur, son olarak bir farenin kafasının kopartılmasını izletir.

Sonuç: Landis, deneklerin kopan fare kafasına karşı temel bir yüz ifadesi
sergilemedikleri sonucuna varır. (?)


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
3 Yanıt
997 Gösterim
Son İleti 14 Temmuz 2008, 08:33:12
Gönderen: MAT_ROCK23