Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: Doğum Öncesi
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 0 cevap var
OkumaGösterim: 1473
Google Özel Arama

Gönderen Konu: Doğum Öncesi  (Okunma sayısı 1473 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    sevdaligul

  • Administrator
  • *

  • İleti: 13121
  • Nerden: Konya
  • Rep: +6511/-0
  • Cinsiyet: Bay
  • GüLe SeVDaLı Bir GeNç
    • MSN Messenger - sevdaligul@gmail.com
    • Profili Görüntüle GüLe SeVDaLı BiR GeNçLiK
  • Çevrimdışı
Doğum Öncesi
« : 21 Nisan 2007, 20:27:04 »


 

Doğum öncesi dönem bir oluşum evresi ol-ması nedeniyle, çocuğun yaşamı ve geleceği açısından büyük önem taşır. Buna bağlı olarak cenin bu evrede dış uyarımlardan büyük ölçü-de etkilendiğinden gebelik sırasında annenin psikolojik durumunun bebek üzerinde önemli etkisi vardır. Annedeki gerginlikler, anne kanı-nın kimyasal yapısında oluşturduğu etkiler yoluyla cenini etkiler. Bu nedenle araştırmalar, annenin içinde bulunduğu ortamın, ceninin do-ğum öncesi evresini etkilediğini göstermiştir.
Çatışmalar, gebelik sırasında kaygı ve zor-lanma içinde olan annelerden doğan çocukla-rın, 2,5 yıl sonra gözlendiğinde, toplumsal ilişkilerde çekingen olduklarını, oyunlara katıl-ma isteği göstermediklerini, tehlikeler karşısın-da diğer çocuklardan daha çok kaygı duyduk-larını ortaya koymaktadır. Bütün bunlar gebe-lik sırasında annenin ruh sağlığının ne kadar önem taşıdığını göstermektedir. Daha ana rah-minde iken annenin moral ve ruhsal duru-mundan etkilenen bir bebeğin doğduktan sonra etkilenmemesi düşünülemez. Annenin ve baba-nın bebeği kucağına alması, sevmesi, hayır dua-da bulunması, ilim sahibi biri tarafından kula-ğına ezan okunması, isim verilmesi, kurban ke-silmesi, sadaka dağıtılması, evde bir sevinç at-mosferi oluşması bebek tarafından mutlaka algı-lanacaktır. Bu da duygusal gelişimini olumlu yönde etkileyecektir.
Y eni Doğan (O -1 Ay)
Yeni doğan bebeğin davranışları çok sınır-lıdır. Bu ilk davranışlar ilkel olmalarına rağmen gelişimin temelini oluştururlar. Bebeklerin do-ğumdan itibaren bazı refleksler üzerinde egzersiz yapabilme ve kendi hareketlerini düzenleme eğilimleri vardır. Onlar çevreye yanıt verme bi-çimlerine sahiptirler. Bu yanıtların başında da çevreye uyum gelir. Bebeklik döneminden itiba-ren uyum, çocuğun yaşamında keşfetme, dene-me-yanılma, soru sorma, deneyimlerde bulun-ma gibi etkin olaylar biçiminde görülür. Yeni doğanın tepkileri yalnızca olgunlaşma ve fiziksel gelişim durumuna bağlı değildir, aynı zamanda uyanıklık ve tokluk durumuyla da yakından ilgi-lidir. Bebek doğduğu andan itibaren yüksek bir öğrenme potansiyeline sahip olmakla birlikte, yapabildikleri, öğrendiklerine oranla azdır. O, çevresine büyük ilgi duymakta, anlamaya çalış-makta ve özellikte parlak hareketli objelere, ses-lere ve insan yüzlerine tepki vermektedir. Do-ğumla birlikte o duymakta, görmekte, hisset-mekte ve her an öğrenmektedir. Bu nedenle onun yanında olmaya ve çevresini algılamasına yardım etmeye özen gösterilmesi gerekmekte-dir. Öyleyse anne ve baba olarak sizler;
• Gülümseyin. Gülümsemeniz, sevginizi, mutluluğunuzu ve memnuniyetinizi ifade etme-nin en iyi yoludur
• Onunla göz kontağı kurun. Bu, bebeğe gü-ven verecektir. Verdiği sinyal ve çıkardığı sesle-rin tümüne karşılık verin. Dudaklarınızın hare-ketini görmesini sağlayın. Baş ve bedeninizi sık sık onu selamlar gibi öne eğerek onayladığınızı gösterin.
• 15 - 25 cm. uzaklığa kadar net bir şekilde görebileceği İçin; yüzünüzü, renkleri, hareket halindeki parmaklan bu mesafeye getirerek ona yaklaştırın.
• Onunla şarkı mırıldanır gibi konuşun ve ninni söyleyin. Bu onun ritim duygusunu geliş-tirecektir.
• Onun tüm tepkilerine karşılık vererek iki yönlü sohbete girişin. Bu, onu konuşmaya cesa-retlendirecektir.
• Olumlu olmaya ve açık ifadeler kullanma-ya özen gösterin. Bebekler sevgi, onay, sevecen-lik ve neşe belirten seslere karşı duyarlıdırlar. Bunun yanı sıra yüksek ve alçak tondaki sesleri algılayabilirler
• Yeni doğanın kulağının çok yakınında çın-gırak ya da zil sallayın veya el çırpın. Bebeğin tepkisini; sesin geldiği yöne bakmaya çalışmasını izleyin.
• Yeni doğanı daha önceden tanıdığı oyun-cağın sapını (çıngırağı) avucunun içine yerleşti-rin ve parmaklarıyla kavramasını sağlayın
• Çocuğa rahat bir uyku mekânı hazırlayın
• Uykuyu engelleyen bir sıkıntısı varsa orta-dan kaldırmaya çalışın
• Kucaklamak suretiyle sık sık fiziksel temas kurmaya özen gösterin.
• Kuracağına tensel temas, bebeğinize güven verecektir.
• Yeni doğanı kendi yatağında uyutmaya, anne-babanın yatağına yatırmamaya özen gös-terin. Bazı anne ve baba, hasta olduğu zaman çocuğu düşünerek, bazıları da bebeğe dokuna-rak uyumayı tercih ettiğinden birlikte uyumayı yeğler. Böylelikle de yıllar boyu sürebilen sağ-lıksız bir uyku alışkanlığı oluşur. Ayakta, beşikte, salıncakta sallamak gibi ilkel bir yöntem kulla-narak uyutmaya çalışmaktan kaçının.
• Ağlayan çocuk, sizinle iletişim kurmaktadır. Onun ağlama yoluyla gönderdiği mesajı anla-maya ve bu mesaj doğrultusunda ihtiyacım (özellikle yeni doğan döneminde) hemen karşı-lamaya çalışın.
• Bu amaçla ağlamayı gelişigüzel değil anla-mak üzere dinleyin. İhtiyacın çözümü doğrultu-sunda gerekli önlemleri alın.

Aklımdaki sensin
Fikrimdeki Sen
Sen tekderdimsin
Gülüm Benim


Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
0 Yanıt
1270 Gösterim
Son İleti 29 Şubat 2008, 21:28:30
Gönderen: sevdaligul
5 Yanıt
4005 Gösterim
Son İleti 31 Aralık 2008, 09:36:29
Gönderen: sevdaligul
1 Yanıt
1237 Gösterim
Son İleti 23 Ocak 2011, 22:44:52
Gönderen: sevdaligul
0 Yanıt
1194 Gösterim
Son İleti 28 Ocak 2013, 19:41:53
Gönderen: sevdaligul
0 Yanıt
324 Gösterim
Son İleti 20 Temmuz 2016, 15:10:45
Gönderen: GremorySanji