Derin ven trombozu (DVT) vücudun, derin toplardamarları içerisinde pıhtı oluşumu ile seyreden bir durumdur. Pıhtılar, kanın akışkanlığının değiştiği ve kümeleşmeye eğilimin olduğu büyük cerrahi ve ortopedik ameliyatlar, hareketsizlik, uzun yolculuklar, obezite, hamilelik, hormon replasman tedavisi alma, kanser ve bazı kalıtsal kan hastalıkları durumlarında oluşur. Yıllık olarak görülme sıklığı her 10 bin kişide 5-20 hasta arasında değişmektedir. İnsidansı, 60 yaş üzerinde yüzde bire kadar yükselmektedir.
Uzun uçak yolculukları derin ven trombozuna yol açar mı?
Uzun uçak yolculukları sırasında bacakların “hareketsiz olarak” belli pozisyonda kalması, kan dolaşımının yavaşlamasına, bacak damarlarında kan göllenmesine yol açar. Toplardamarların içindeki kan basıncının artmasıyla beraber, hastalıkla ilgili risk faktörlerini taşıyanlarda; pıhtı oluşumu kolaylaşır. Pıhtının damarı tıkamasıyla gelişen derin ven trombozunun yanı sıra, pıhtıdan kopan parçaların “Akciğer Embolisine” yol açması yaşamı tehdit eden bir durumdur.
Literatürde dört saatten uzun süren uçuşlarda, uçuş sonrası ilk sekiz hafta içerisindeki semptomatik derin ven trombozu insidans oranı, yıllık binde 3.2 olarak belirtilmektedir. Derin ven trombozu ile yolculuk arasındaki bağlantı ile ilgili pek çok çalışma yayımlanmıştır. Uçak yolculuğu ve venöz trombozun birlikteliği ile ilgili ilk çalışma, 1954 yılında Homans tarafından olgu sunumu şeklinde yayımlanmıştır.
Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor.
Üye Ol ya da
Giriş Yap