Resimlerin Görüntülenmesine İzin Verilmiyor. Üye Ol ya da Giriş Yap

A Milli Takım, 2008 Avrupa Şampiyonası'na gitme yolunda Norveç'le cumartesi günü adeta final niteliği taşıyan bir karşılaşma oynayacak. Bu zorlu engeli aşmamız halinde İstanbul'da oynayacağımız Bosna-Hersek'ten alacağımız üç puan bizi hedefe taşıyacak.





İşte böylesine kritik bir maçta son haftalarda İspanyol ekibi Villarreal'i attığı gollerle zirvede tutan Nihat Kahveci'ye büyük görev düşecek. Milli futbolcu, formsuz bir dönem yaşayan Hakan Şükür, Gökhan Ünal, Ümit Karan ve Halil Altıntop gibi forvetlerin yokluğunda Ay-Yıldızlı takımın en büyük gol ümidi olacak. Biz Frankfurt aktarmasıyla Tallinn'e uçarken Nihat da Villarreal'den üç saatlik bir karayolu yolculuğunun ardından Barcelona'dan Frankfurt aktarmalı bir şekilde Tallinn'e geldi. Uzun ve yorucu bir yolculuğa rağmen Nihat Kahveci ile yolumuzun kesiştiği Frankfurt Havaalanı'nda samimi bir sohbete koyulduk.

Sohbetimizin ilk konusu elbette ki Milli Takım'ın Norveç'le oynayacağı kritik maçtı. Villarreal'de çok formda olduğunu ve hemen hemen her maçta goller attığını anlatıyor milli futbolcu. Nihat, hedefinin aynı başarıyı Norveç karşısında da tekrarlamak olduğunu ifade ederek şöyle konuşuyor: "Sakat olduğum için Moldova ve Yunanistan maçlarında yoktum. Bu maçların kötü sonuçlarla bitmesine çok üzüldüm. Şimdi sakatlığım tamamen geçti. Çok formdayım. Son haftalarda iyi goller atıyorum. Norveç maçında da eğer hocamız ilk 11'de görev verirse patlama yapacağıma inanıyorum. Macaristan maçında sahaya kaptan olarak çıkmıştım. Ay-Yıldızlı takımda kaptanlık yapmak çok farklı bir duyguymuş." Artık takımlar arasında çok fark olmadığını anlatan Nihat, hem Norveç hem de Bosna-Hersek maçının aynı düzeyde zor olduğunu anlatıyor: "Herkes Norveç'i yenersek 2008 Avrupa Şampiyonası'na katılacağımızı düşünüyor. Tamam Norveç zor bir engel; ama Bosna-Hersek'i de kimse hafife almasın. Zaten Bosna'da da bizi yenmişlerdi. Biz Ay-Yıldızlı oyuncular olarak iki maçı da aynı şekilde görüyoruz. İnşallah önce Norveç'i sonra da İstanbul'da Bosna-Hersek'i yenerek Avrupa Şampiyonası'na katılmak istiyoruz."

Norveç'in hem kaliteli bir takım olduğunu hem de iklim şartlarının kendilerini zorlayacağını anlatan genç yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: "Norveç milli takımının kalitesi orta. Çok önemli yıldızları var. Bir de tabii zorlu iklim şartlarını düşünmek lazım. Benim futbol oynadığım Villarreal'de hava sıcaklığı şu anda 25 derece. Ne soğuk var ne yağmur. Şimdi böyle bir havadan sonra Norveç'in soğuğunda futbol oynamak çok zor. Allah'tan Estonya'da kamp yapacağız. Bu süre içinde de Norveç'in iklim şartlarına uyum sağlamaya çalışacağız."

Bu sezon Milli Takım'da çok sayıda sakat oyuncu olduğunun altını çizen Nihat, bu isimlerin başında da Fatih Tekke'nin geldiğini söyledi. Nihat, "Fatih Tekke çok iyi bir golcü. Yalnız son dönemde birçok milli futbolcu gibi o da sakatlık sorunlarıyla boğuşuyor. Maalesef bu grup maçlarında ben dahil birçok önemli oyuncu sakatlık yüzünden takımdaki yerini almadı. Bu oyunculardan biri de Fatih Tekke. Tam ligde oynuyor, Milli Takım kadrosuna davet ediliyor ama son maçında sakatlanıyor. Bu hem onun açısından hem de Milli Takım açısından büyük şanssızlık. Sağlıklı bir Fatih Tekke'ye Milli Takım'ın her zaman ihtiyacı var." diyerek sözlerini tamamladı.

Türkiye'de her maça ölüm kalım maçı gibi bakılıyor

Türkiye'de futbol sonuçlarının çok abartıldığından yakınıyor genç futbolcu. İspanya'da futbol oynadığı için kafasının ise çok rahat olduğunu anlatıyor: "Türkiye'de her maça maalesef ölüm kalım savaşı gibi bakılıyor. Yenersen kahramansın, yenilirsen yerin dibine sokuluyorsun. Şimdi bizim Norveç'le oynayacağımız maç da öyle olacak. Eğer yenersek hepimiz havaalanında krallar gibi karşılanacağız. Ama yenilirsek çok ağır eleştiriler alacağız. Bu konuda İspanya'da çok rahatız. Hiçbir baskı hissetmiyoruz. Ligin dibindeki zirvedekini yense bile olay olmuyor. Maç bittikten sonra herkes günlük hayatını yaşamaya devam ediyor."

Sociedad'la kaçırdığım şampiyonluğu Villarreal'le yakalayacağım

Nihat, İspanya'da şampiyonluk sevinci yaşamayı kafasına iyice koymuş. Real Sociedad'la kaçırdıkları şampiyonluğu bu sezon Villarreal'le kazanacaklarına yürekten inanıyor: "Ben 6 yıldır İspanya'dayım. İnanılmaz zor bir lig. Her sezon farklı takımlar ortaya çıkıyor. Mesela daha birkaç sezon önce Real Sociedad ile şampiyonluğa oynuyorduk. O şampiyonluğu kaçırdığımıza hâlâ üzülüyorum. Şimdi o takım ikinci ligde 15. sırada kümede kalma mücadelesi veriyor. Tabii o zaman Real Sociedad'ın da kadrosu çok iyiydi. Ben, Kovaçevic, Karpin, Xabi Alonso gibi kaliteli oyuncular vardı. Onlar gidince takım iyice dağıldı. Bu sezon ise Villarreal'le çok iyi bir hava yakaladık. Real Madrid'in arkasından ikinci sıradayız. Barcelano, Valencia gibi takımların şu anda 3 puan önündeyiz. İyi bir takımımız var. Düşünün Arjantin'in dünyaca ünlü yıldızı Riquelme bile kadroya giremiyor. Hoca ve kulüple arası iyi olmadığı için takımdan ayrı idmanlara çıkıyor. İnşallah Real Sociedad'la kaçırdığım şampiyonluğu bu sezon Villarreal'le yakalarım."

Beşiktaş'ın nasıl 8-0 yenildiğini hâlâ anlayamıyorum

Nihat, futbola başladığı ve yuvası olarak gördüğü Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'nde Liverpool'a 8-0 yenilmesine inanamıyordu. Milli futbolcu, bu maçı şöyle yorumluyor: "Beşiktaş'ın nasıl Liverpool'a 8-0 yenildiğini anlayamıyorum. İnanın hâlâ çok şaşırıyorum. UEFA Kupası'nda deplasmanda Çek Cumhuriyeti'nden Mlada Boleslav ile maçımız vardı. Bu yüzden Liverpool maçını izleyemedim. Maç bittikten sonra sadece 8-0 yenildiğini duydum. Ben bu kadar farklı bir sonuç olunca herhalde hakem çok kötü bir yönetim gösterdi ve 2-3 Beşiktaşlı oyuncuya kırmızı kart gösterdi diye düşündüm. Öyle olmadığını duyunca şaşkınlığım daha da arttı. Ama maalesef futbol bu. Böyle beklenmeyen sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Şu bir gerçek ki İngiltere'de hem de Liverpool gibi bir takıma karşı oynamak çok zor. Beşiktaş İstanbul'da Liverpool'u 2-1 yendiği zaman çok sevinmiştim. Bu yenilgiye de çok üzüldüm. Hâlâ maçın gollerini bile izlemedim."

HACI HASDEMİR - TALLINN