Meclis Genel Kurulu'nda konuşan Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, başörtüsü konusunda uzlaşıya rağmen karşı çıkanların ikili oyamakla suçlarken CHP'ye K.Kore'yi hatırlattı.
06 Şubat 2008 19:30
Yazı boyutunu büyütmek için
'Çernobil gibi dehşet saçıyorsunuz'
Meclis Genel Kurulu'nda konuşan Bakan Cimil Çiçek satır başları ile şu açıklamaları yaptı:
CHP'de bulunmuş bir kişinin yaptığı araştırmada üniversitelerden yüzde 78'in Siz laikliğin kantarı değilsiniz. Siz benim laikliğimle ilgili onay makamı da değildir. 50 yıldır anlatıyorsunuz. Size göre herkes laik değil herkes laiklik düşmanı. O zaman ya bu millet yanlış ya da siz anlatamıyorsunuz.
Biz yasak getirmiyoruz. Yasağı kaldırmaya çalışıyoruz. Bir taraftan haydi kızlar okula. Ondan sonra da üniversite kapısından geri çevir. Bu yanlış bu hata. Bir yıl önce kaybettiğimiz İsmail Cem 'bu yanlış bu şekilde bir uygulama ile AB'ye gidemeyiz diyordu. Yine sizin önceki milletvekiliniz Memduh Hacıoğlu aynısını söylüyordu.
Çernobil Santralı gibi etrafa dehşet saçıyorsunuz. Gelin konuşalım çözüm bulalım. Türkiye'de laiklik 71 yıl ayakta ve kocaman bir çınar hale geldi. Türkiye'de laiklikle kimsenini sorunu yok. Laikliği ayrıştırıcı olarak görmüyoruz. Laikliği sekuler bir din değildir. İşte burda ayrışıyoruz. Laikliğin gerçek tanımının neresine itiraz ediyorsunuz anlamış değilim. İlerde şöyle olursa şurada böyle olursa papatya falı açmaya kalkarsanız bunu çözemeyiz.
Örgütleme hakkı bunun gibi. Eğer örgütlenme grev gibi hakları sizin bakışınızla verilmemesi gerekir.
Bir kısım öğretim üyeleri toplantılar yapılıyor. karşı çıktıklarını ortaya koyuyorlar sonra da özgür özerk üniversite diyorlar. Eğer onların dediği gibi o haklar verilirse bu kez onlar Sultanahmet'e çıkarlar diyerek engellemekmi gerekir. Demokratik ülkelerde haklar verilir. Sonra da aşırıya kaçana karşı tedbirler alınır. Ayrımcılığı uzun süre götüremezsiniz. Başkakalarının istismar etmesi hiçbirşeyin cevabı değildir. Gelin bu yasağı kaldıralım. Gerekli düzenlemeyi de birlikte yapalım. Buna karşı çıkmakla sorunu nasıl çözeceksiniz.
Sevgili Yurttaşlarım 24 aralıkta oylarımızı kullanacağız. Bizi tehdit eden iki paranoya var. Bunlardan biri Türkiye İran'a döner. Siz neyi savunuyorsunuz. Bi tavrınızı çözün. Gelin babaannenizin annenizin teyzenizin giydiğine diyeceğiniz gelin onu kabul edin. Ama sizin istediğiniz Başbakan, ve bazı bakanların eşleri başlarını açsın teklifi yapıyorsunuz. Bunu derseniz o zaman kendinizle tezata düşersiniz.
Kimse tercihini bir başkasına onaylatmak zorunda değildir. Bizim laikliğimiz Kuzey Kore gibi ülkelerdeki laiklik gibi değildir. Bugün Türkiye'de bir kısım Kuzey Kore'deki laiklik gibi bir tercih peşindedir.
Haber 7