SUNU
'ihanetide tattım ben!
işte tam şuramda,
bağrımın orta yerinde durur hançeri...
bak Nazlıcan üzerinde de hainin parmak izleri! '
Fatma Sancak..
Bir kahır çiçeğine
Bir ağır şiir mektubu
Ve sen kahve gözlüm bunu defalarca oku!
Bir deli sevdasın sen....
Yağışın tepeden tırnağa beni sırılsıklam yapışın..Her damlan içime işledi, her damlan yüreğime akan bir nehir sanki..
Yağmurdan sonra üşümeyi kim sever ki? Ben sevdim işte...Bir yağmur bağımlısına dönüştürdün beni...
Neden ayrılsın ellerimiz her sonbaharda? Gözlerime acı bir karanlık düşsün.. Bir uçak alsın götürsün seni.. Ben tonlarca kederimle yapayalnız kalayım? Sen uzak bir ülkede özlemli, dalgın.. Kıyılarıma çarpıp ağladığı yerde dalgaların.. Neden ay karşılardan yükseldiği zaman, Başın omuzlarımda olmasın? Neden ellerin avuçlarımda değil? Neden gözlerim aradığı zaman gözlerini bulamıyor?
Tuhaf bir şey bu esiriyim düşlerimin… neyi görsem neyi düşünsem sen… korkunun hain pususunda yalnızlığım. kırık dökük evrenin,
bilinmeyen derinliklerinde satırlarım uzuyor sonsuza…. sözcüklerim özürlü ya ben bilmiyorum sevmeyi
Ya sen
Yoksun aslında..Boynumda ellerin kalmış.. Tenimde kokun.. Hiç çıkmıyor sapladığın hançer..
Delidir yüreğim,
içerisinde tufanlar kopar da koskoca hayatları katıp önüne savurur da enginlere….
Hiçbir kimse bilmez,
Duymaz, görmez…
MAVİ'nin yüreğindeki çalkantısını….
Gidersen; gözümdeki son umudu da alır götürürsen.. Bir zemherenin ortasında titrerken bırakırsan beni... merak etme ayakta kalırım ben.. Tıpkı fırtınaların boynunu eğip yıkamadığı kavak ağaçları gibi.. Senden bana kalan her anıyı, bir kez daha bir kez daha yaşarım.. Aşkım da benden yadigar kalır sana…….
Seni bulmadım ki hiç, kaybetmem vukû bulsun birgün uyanılacak serin bir yaz uykusundan farksızsın ne de olsa ben bu rüyanın her türlü sonuna razı olmuşum...
Hatırla...
Kimdi beni birtek aglatan bu hayatta? Ve kimdi içimi kaplayan siyahla? Neden bensizliğe bu kadar tahammüllüydün sen?
Ve neden beni hep ertelemek için uğraş verdin ki…
Seni sevmek böylesine bir aptallık mıydı yani…
Bir yasamışlığın tehlikeli virajlarına çağırma beni yeniden
Arsız hayallerimden yeni soyunmuşken,
Gelemem... gelirsem; kan tutar,o kadar kırmızı çok bana...
Sana kırçiçekleriyle bezenmiş bir intihar sunacağım;
Yabanisi oldugum bir ülkenin havaalanındaki dış hatlar yolculuklarında; unutulmuş...
alıntı