Ayrıntılı Konu Bilgileri
Sayfa BaşlığıKonu: bedirhan gökçenin hayatı
Mesaj SayısıMesaj Sayısı: 0 cevap var
OkumaGösterim: 6806
Google Özel Arama

Gönderen Konu: bedirhan gökçenin hayatı  (Okunma sayısı 6806 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

    hayat güzel

  • Sevdalı Üye
  • *****

  • İleti: 2263
  • Nerden: İZMİR
  • Rep: +70/-4
  • Cinsiyet: Bayan
    • Profili Görüntüle
  • Çevrimdışı
bedirhan gökçenin hayatı
« : 30 Nisan 2008, 22:38:14 »


 

"Ne zaman sorsalar özgeçmişiniz diye, bunalır ve özgeçmişten ziyade öz geleceğe talip olduğunu söyler ve debdebelerle dolu geçmişimin renksizliği içinde birazda sıkılarak başlarım anlatmaya öz olan geçmişimi en öz şekliyle.

1988 senesinde TRT'nin açmış olduğu seslendirme sınavlarına girdiğim sırada mankenliğe de başlamıştım, tipim çok iyi olmasa da iyi taşırdım kıyafetleri.
Reklam, filim, belgesel derken, çok alakasız bir zamanda devlet memuru oldum..
Memuriyetim boyunca "Allahım bana öyle bir iş verki gece oturup gündüz yatayım" diye dua ettim.. İleride bu duamın kabul olacağının bilinmezliği içinde..

Memuriyete bir türlü ısınamayan ben, 1993'te açılan özel radyolarla geceleri şiir okuyup gündüzün stresini atmaya başladım.. Ve 1995'in sonunda Hulki CEVİZOĞLU'nun samimi teklifi üzerine biran bile düşünmeden, Kanal 6'nın haberlerini okumak üzere istifa ettim memuriyetimden.

Üç sene sonra sesimin haberlerde anlamını yitirdiğini düşünerek gelen teklif üzerine radyo programımı Kanal A'da yapmaya karar verdim..
Yine aynı sene şiir kasetleri daha patlamamıştı ki bir şiir albümü yaparak sessizce yüzbinin üstüne çıkan albimüm ile ismimi iyice şiirleştirme imkanı buldum..

2000 yılının Eylül'ünde Radyo Tatlıses'e başlamak üzere herşeyimi geride bırakarak Ankara'ya hüzün dolu bir vedanın ardından, geldim taşı toprağı "para kadın hırs" olan üçlü sac ayağının merkezi.. İstanbul şehrine..
Bu arada "Kanal A" televizyonundaki "Damlayan Mısralar" adlı programıma da devam ettiğimi düşünürsek, Ankara İstanbul otobanının dile gelmesi durumunda nasıl 9 kilo verdiğim en iyi şekilde anlatılmış olacaktır.
Ve ben Damlayan Mısralar adlı TV programımla Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği'nin "2000 yılı Radyo TV oskarları" ödülü ile Kültür Sanat dalında yılın en iyi televizyon programcısı sıfatına sahip olma şansını yakalarken programımın kalitesi de nihayet tescillenmiş oldu..
Alâkasız görülsede ben aynı zamanda siyah kuşak kareteciyim. Kısacası, şairin ifadesi ile "Biraz kül, biraz duman, o benim işte.""
Alıntı..



Paylaş delicious Paylaş digg Paylaş facebook Paylaş furl Paylaş linkedin Paylaş myspace Paylaş reddit Paylaş stumble Paylaş technorati Paylaş twitter
 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son İleti
2 Yanıt
4557 Gösterim
Son İleti 31 Ekim 2008, 19:10:53
Gönderen: sevdaligul
6 Yanıt
12192 Gösterim
Son İleti 30 Nisan 2011, 15:37:08
Gönderen: mekele
0 Yanıt
1573 Gösterim
Son İleti 29 Temmuz 2007, 10:35:09
Gönderen: sevdaligul
0 Yanıt
1436 Gösterim
Son İleti 20 Aralık 2007, 18:55:57
Gönderen: sevdaligul
5 Yanıt
2040 Gösterim
Son İleti 05 Ekim 2008, 15:15:06
Gönderen: dJ_MaNyAq