Aşkın Kokusu Yayılınca!
Ne zaman yazı yazmak için şu boş belgeyi açsam, ilk yazmak istediğim sözcük “aşk” oluyor. Dünya üzerinde daha güzel bir duygu var mı?
İnsan aşık olunca her şey ne kadar değişiyor. Tuhaf değil mi? Güneşin, denizin rengi daha canlı görünüyor gözümüze. Sabah uyanmak, gece uyumamak, hep onu düşünmek, aşkın ilk halleri ne güzel!
Geçen akşam işe gitmek için apartmanın kapısında taksi bekliyordum. Yan apartmanın önünde beyaz, iyi marka bir araba durdu. İçinde yakışıklı sayılabilecek, esmer bir delikanlı vardı. Cep telefonunu çıkardı. Bir numara çevirdi. Konuşmadan kapattı. Birkaç dakika sonra, apartmanın kapısı açıldı. Dışarıya uzun boylu, genç, kumral bir kız çıktı. Parfümünün kokusu bana ulaştı. Makyajı biraz abartılıydı. İkinci veya üçüncü buluşmaları olduğunu düşündüm.
Delikanlı kafasını çevirip, bahçeden ona doğru yürüyen kıza baktı ve gülümsedi. Kız, delikanlıya bakıp elini kaldırdı, merhaba der gibi ve o da gülümsedi. Delikanlı dönüp radyonun kanalını değiştirdi. Kız, delikanlının görüş alanından çıkıp, arabanın arkasından dolaşıp, sağ kapıya doğru dönüyordu. Tam o sırada yüzünde garip bir gülümseme belirdi. O gülümsemeyi biliyorum!
Hani heyecandan içiniz içinize sığmaz, kalbiniz ağzınıza gelir, kalp atışlarınız kulaklarınızda duyulmaya başlar, sadece birkaç saniye, içinizde bir şey patlayacakmış gibi hissedersiniz. Mutluluk ve heyecanın birleşimi o gülümseme! Kız kapıya yaklaştı, yüzündeki o garip gülümsemeyi sildi. Kapıyı açtı ve arabaya bindi. O an göz göze geldik. Bir anda ifadesi değişti. Kendini yakalanmış hissediyordu. Hemen kafasını çevirdi. Delikanlı ile tokalaşıp öpüştüler. Araba hareket etti. Gözden kayboldular.
Ah o güzel flört zamanları! İkisinin de gözleri parlıyordu. Güzel bir gece geçirmelerini ve birbirlerine uygun bir çift olmalarını diledim. Taksi geldi, kendi yoluma koyuldum.
Yol boyunca o çifti düşündüm. Kızın kaç saat önce hazırlanmaya başladığını hepimiz tahmin ediyoruzdur. Eminim yatağının üzerinde askısıyla fırlatılmış kıyafetler vardır. Makyaj masası dağılmış, takıları kutularından çıkmıştır. Herkese çok yakın ve tanıdık gelen bu resim, aslında aşkın ayak sesi gibidir.
Aşk, henüz gelmeden bile insanı bu hale sokar. Aşık olma ihtimali, insanı mutlu kılar. Yol boyunca bunları düşündüm. Sonra birden fark ettim ki, ben de gülümsüyorum!
İşte bu yüzden aşkı seviyorum! Ben aşka aşığım. Aşkın hayatımın tam ortasında durması gerekmiyor. Dışarıda seven birilerinin olduğunu bilmek bile beni mutlu ediyor. Aşkın kokusu ortalığa yayıldığında, gülümsüyorum. Ne kadar çok insan aşkla tanışırsa, bu dünya o kadar güzel bir yer olacak, biliyorum!