Aksırmak vücutta meydana gelen bir zorlama sonucu olur. Bu ihtiyacı duyan kimse aksırdığı anda ferahlar. Bu ferahlamadan dolayı da müslümanın Allah'a şükretmesi gerekir. Zira Hz. Peygamber ( s.a.s.), bu konuda şöyle buyururlar: "Allah kulunun aksırmasını sever, fakat esnemesinden hoşlanmaz. Ey Müminler sizden biriniz aksırıp Allah'a hamd ederse, (el-Hamdülillah derse) onun hamdettiğini işiten her müslümana, "Yerhamükellah" diye karşılık vermesi gerekir. Esneme işi şeytandandır. Birinize esneme hâli gelirse mümkün olduğu kadar esnemeye engel olsun. Çünkü biriniz esnemek üzere ağzını açınca onun bu gafletine şeytan güler." (Tecrid-i Sarih Tercümesi, XII, 165).
* Aksıran kimse, eliyle, mendiliyle veya elbisesinin bir kenan ile ağzını ve yüzünü kapamalıdır. Ebû Hürejre ( r.a,) Peygamber Efendimizin (s.a.v.) bu durumda nasıl davrandığını şu şekilde nakletmektedir: "Resûlullah (a.s.m.) aksırdığı zaman, eli ile yahut elbisesinin bir yanı ile yüzünü kapatır ve bu şekilde sesinin fazla çıkmasını önlerdi." (Ebû Dâvud, Edeb:90)
* Aksıran kimse, "Elhamdülillah" demelidir. Böyle dedikten sonra orada bulunanlar da kendisine dua eder. Aksıran da duaya mukabele eder. "Elhamdülillâh" demeyene ise bir şey denilmez.
Şimdi aksıran kişinin ne demesi lâzım geldiği, orada hazır bulunanların hangi duayı etmesi icap ettiğini ve bunun karşılığının ne olduğunu belirten hadis-i şeriflere bakalım:
Hz. İbni Amr r.a. naklediyor: Resûlullah ( s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Bir kimse aksırsa veya genirse de "Elhamdülillah 'ala külli halin minel hal" derse ondan yetmiş dert def olunur, ki en ehveni cüzzamdır." (Ramûz, c.2/430-15)
İbni Ömer (r.a.) rivayet ediyor: "Bir gün Peygamber Efendimizin yanında otururken aksırdım. Ashâb bana: "'Yerhamükellah' (Allah sana acıyıp hastalık vermesin) dediler. Peygamber Efendimiz de onlara: " 'Yehdikümullahu ve yuslihu bâleküm' (Allah sizi şaşırtmayıp doğru yola iletsin ve işinizi yoluna koysun) diye dua etti." (Hayâtü's Sahabe, c.3/79)
Aksırma karşılıklı duâlaşmaya vesiledir.
Aksırmada dua edilmesi şartı üç defaya mahsustur. Üç defadan fazla aksırana ister dua edilir, ister edilmez. Çünkü artık o hasta olmuş demektir. Yâni o aksırma, soğuk almaktan, terleyip soğumaktan, rüzgâra kalmaktan kaynaklanmaktadır.
Rufâate'z-Zürekkiyyi'den (r.a.) rivayet edildiğine göre Resûlullah (a.s.m.) şöyle buyurmuştur: "Üç defaya kadar aksıran kimseye dua edilir. Eğer daha fazla aksıracak olursa; ister dua edersin, ister etmezsin [Çünkü, artık o hastadır]" (Ebû Dâvud, Edeb; 91