Nafaka: Evli erkek, imkanları nisbetinde eşinin ve çocuklarının maddi ihtiyaçlarını karşılamakla, helal nafaka sağlamakla mükelleftir. Nafaka, yeme-içme, mesken, giyim gibi zaruri ihtiyaçlardır.
İyi geçinme: Erkek, hanımına karşı güler yüzlü, tatlı sözlü, iyi huylu olmalıdır. Kadını incitecek yersiz davranışlardan, kaba tavırlardan sakınmalıdır.
Sevgi ve bağlılık: Erkek, eşine karşı olan sevgisinde cömert olmalıdır. Ona karşı öyle samimi olmalı ki, kadın herkesten daha çok sevildiğini hissetsin. Ancak bu, her isteğini yerine getirmek anlamında değildir. Bazı istekler elbette gerçekleşmeyebilir.
Sohbet: Şartlar elverdikçe hanımıyla sohbet ve şakalar yapıp neşeli vakitler geçirmeyi sağlamak evliliğin tabii ihtiyaçlarındandır.
Nezaket: Kadın, eşi tarafından beğenilmeyi ister. Şaka dahi olsa kadın kötülenmemeli. Lüzumu yokken tenkit edilmemeli. Kadına değer verilmeli. Sık sık yaptıklarını takdir etmeli.
Sabır: Erkek, eşinin bazı hatalı sözleri ve davranışlarına karşı hemen öfkelenmemeli. Sinirlenip bağırmamalı. Kadın sinirlenmişse de, erkek sükûnetini korumalı.
Tedbir: Erkek, ailede kavga çıkarmaktan ve kadını dövmekten sakınmalı. Evlilik hayatının selameti için herkes çeşitli tedbirler alır. Fakat, basit kusurlar için kadını azarlamak yersizdir.
Hoşgörü: Eşinin bazı kusurlarını görmezden gelmeli. Olağan bir kusurdan dolayı da bir-iki günden fazla dargın durmamalı. Erkek, bazen de kusuru kendinde aramalı.
Yardım: Dışarıya dönük işler erkek tarafından görülmeli. Ev işlerinde de kadına yardımcı olmalı. Evdeki düzen ve temizliğe dikkat etmeli.
Eve bağlılık: Kadının hoşlandığı erkek, evine bağlı olan erkektir. Erkek, geceleri ihtiyaçtan fazla dışarıda kalmayıp evine dönmeli. İnsan aradığı saadeti, ancak evinde bulabilir.
Evli Kadınlar İçin Önemli Konular
Güleryüz: Kadın, erkeğine karşı güler yüzlü, tatlı sözlü olmaya çalışmalı. Kocasının iyiliklerine karşı teşekkür etmek de, güzel bir nezaket halidir.İtaat: Kadın, eşinin meşru isteklerine itaat etmeli, sözlerini dinlemeli. Ancak haram işlemeye ve farzın terkine yönelik yersiz bir istek karşısında kimseye itaat gerekmez.
Ev idaresi: Ev idaresinde kadın lüks ve israftan kaçınmalı. Evdeki eşyaları temiz ve idareli kullanmalı. Ev masraflarında kadının savurganlığı iyi değildir. Tutumlu olması gerekir. Buna dikkat etmeyen aileler sıkıntıya düşerler.
İzin almak: Eşinden izinsiz ve lüzumsuz dışarılarda gezmekten kaçınmalıdır. Ancak ana-baba ve yakın akrabalar, lüzum ve ihtiyaç halinde izinsiz de olsa ziyaret edilebilir.
Süslenme: Kadın, evindeki süs ve giyimiyle erkeğine cazip görünebilmeli. Bu süslenme faydalı ve lüzumludur. Fakat kadın, sadece eşi için süslenmeli, dışarıya karşı değil!
Tenkitten çekinmek: Kadın, erkeğine karşı olur olmaz şeyler için tenkitte bulunmaktan ve ona emir verir gibi tavır almaktan sakınmalı. Hiç bir erkek, eşinin ona emir vermesinden hoşlanmaz.
Dedikodu: Bağırıp çağırmaktan, gevezelik etmekten, başkalarının dedikodusunu yapmaktan kadınlar titizlikle sakınmalı. Huzursuzlukların baş sebebi dildir, bunu unutmamalı.
Alaydan sakınmak: Kadın, şaka dahi olsa eşi ile alay etmemeli. Ona hakarette bulunmamalı. Hele bunu başkalarının yanında asla yapmamalı. Ayrıca ikide bir kendini ve sülalesini övmekten sakınmalı.
Şikayetçi olmamak: Erkek eve döndüğü zaman kadın, bir takım sıkıntı ve şikayetleri öne sürerek huzur bozmaktan sakınmalı. Ailedeki kaynana kayınbaba ile de iyi geçinmelidir.
Engel çıkarmamak: Kadın, eşinin ilmi ve fikri çalışmalarına engel olmaktan sakınmalı. İlim ve fikir mesleğinde hizmet görenler, bunları evlilik hayatına feda edemezler.
Ailede Çocuk Terbiyesi
Yemek adabı: Çocuklar yemekten önce ve sonra ellerini yıkamalıdır. Tabii bu büyükler için de geçerli. Yeme-içmeye “Bismillâh” ile başlayıp, sonunda “Elhamdülillâh” deme alışkanlığı kazanmalı. Sağ elle yemeli. Büyüklerden önce yemeye başlanmamalıdır.
Konuşma adabı: Çocukları kaba sözlerden, ayıp laflar etmekten ve yalan söylemekten menetmeli. Onlara güzel sözleri, doğru, nazik ve edepli konuşma tarzını benimsetmeli.
Hürmet: Çocuklar büyüklere saygılı olmalı. Onlar gelince ayağa kalkmalı. Gerektiğinde onlara yer vermeli. Onların yanında söz hakkı verilmeden gevezeliğe kalkışmamalı.
Dinî bilgi: Çocuğa anlayacağı seviyede iman ve İslâm esasları telkin edilmeli. Dinî duyguları geliştirilip kuvvetlendirilmeli. Dinî telkin ve tebliğin en uygun dönemi 7-15 yaşları arasıdır.
Helâl lokma: Ana-baba, evladına haram lokma yedirmekten sakınmalı. İhtiyaçlarını azından da olsa helâlinden temin etmeli, fazla mal için asla helâl olmayana uzanmamalı.
Oyun: Çocuklar için oyun ve eğlence vaz geçilmez ihtiyaçtır. Bu unutulmamalı. Onlar toplu halde oynarken zaruret olmadıkça oyunlarını bozmamalı.
Arkadaşlık: Her zaman için çocukların arkadaşlarına dikkat etmeli. Onları ahlâksız ve edepsiz kimselerle arkadaşlık etmekten korumalı, iyi çocuklarla arkadaşlığı sağlanmalı.
Adalet: Ana-baba, çocuklara dönük davranış ve hediyelerde eşitliği gözetip adaletli davranmalı. Fakat onlardan biri haksızlık yapınca, bunu da dikkate almalı.
Örnek tavır: Çocuğun yapmaması istenen fena hallerden ana-baba da uzak kalmalı. Yapılması istenen şeylerin büyükleri tarafından yapıldığını çocuklar da görmeli.
Mükâfat: Çocukta iyi davranışlar görülünce onu mükâfatlandırmalı, teşvik etmeli. Kötü halleri ise uygun lisanla ikaz edilerek yasaklanmalı.
ANA-BABA HAKLARI
Saygı: Çocuklar her zaman ana-babaya hürmet etmeli. Yanlarında saygısızlık etmemeli, onlara karşı asla bıkkınlık gösterip yüz ekşitmemeli.
İtaat: Evladın ana-babanın meşru tekliflerine itaati vaciptir. Yapılması haram olan şey veya farz olanın terki teklif edilirse, o isteğe uyulmaz.
Hizmet: Ana-babanın hizmetlerini seve seve yapmalı. Onların teklifini beklemeden yardımlarına koşmalı. Hizmette annenin hakkı önce gelir. Hürmette ise baba hakkı öndedir.
Güzel söz: Ana-babaya güzel sözle, yumuşak ifadelerle hitap etmeli. Kesinlikle azarlama tarzında sert ve kalp kırıcı sözler söylememeli. Onları isimleriyle çağırmamalı.
İsyan etmemek: Ana-babaya karşı gelmekten, gönüllerini kıracak davranışlardan sakınmalı. Ana-babaya isyan, hakaret, eza ve cefa haramdır. Ana-baba da hatalı davranışlarıyla, evladını isyan ve itaatsizliğe sürüklememeli.
Amirlik etmemek: Ana-babasında bir kötülük ve yanlışlığa şahit olan evlat, güzel ikazla ondan vazgeçirmeye çalışmalı. Emir verircesine yüksek sesle azarlamaktan sakınmalı.
Sabır: Ana-babaya itaat yolunda karşılaşılan güçlüklere tahammül gerekir. Onlar bize eziyet ve kötülük etseler dahi, biz onlara çeşitli yollarla iyilik etmeliyiz. Şüphesiz ki böyle külfetlerin zamanla büyük nimetleri görülecektir.
Dua almak: Çocuklar, ana-babasının hayır duasını almalı, beddualarından korunmalı. Ana-babanın duası makbuldür. Ancak ana-baba da çocuklarına bedduadan sakınmalı.
Gönül almak: Bir işe teşebbüs edilirken ana-babanın da gönlünü almalı ve rızasını kollamalı. Evlenme teşebbüsünde bulunan gençler, ana-babanın rızasını dikkate almaya çalışmalı.
Bağış: Vefat eden ana-baba namına hayır-hasenatta bulunup, sevabını onların ruhuna bağışlamalı. Zaman zaman kabirlerini ziyarete gitmeli. Kur’an okuyup hayır duaları etmeli.
Yusuf Özcan